‘Adalet enkaz altında kalmasın’
Şöyle bir gözünüzde canlandırın…
Bir vatandaş, borç-harç ya da kredi çekerek, bir sitede başını sokacak apartman dairesi alıyor.
“Ne güzel evimiz oldu?” diyor, mutlu oluyor.
Bir gün, apartmanın giriş katına özel ana okulu açılacağını öğrenip seviniyor.
Ama o da ne…
Ana okulu için binanın kolonlarının kesildiğini duyuyor.
Apartman yöneticisi ve kat sakinleri, kolon kesilmesi ve ana okulundaki inşaat çalışmaları için yargıya şikayette bulunuyor, takipsizlik veriliyor.
Milli Eğitim Bakanlığı ve belediyeye şikayet ediyor, bir şey olmuyor.
Hatta, binayı yapan müteahhit bile siteyi teslim ettikten sonra kolonların kesildiğini tespit edip belediye ve savcılığa şikayette bulunuyor. Yani kendi binasını şikayet eden belki de tek insan oluyor. Peki sonuç ne oluyor: Takipsizlik.
Yıllar yılları takip ediyor…
Büyük bir depremde, şikayet edilen o bina ve site yıkılıyor. Söz konusu vatandaş ve komşuları, evlerinde can veriyor.
Buraya kadar anlattıklarım hayal ürünü değildi.
6 Şubat 2023’teki Kahramanmaraş depreminde Hatay’da yıkılan Farklı Yaşam Rende Sitesi’ne ilişkin davanın ikinci duruşmasında verilen bilgileri yazdım.
Bu davada, müteahhit, şantiye şefi ve yapı denetim yetkilisinin de aralarında bulunduğu 8 kişi “taksirle ölüme ve yaralamaya neden olma” suçundan yargılanıyor.
Kolon kesilmesi iddiasıyla gündeme gelen ana okulunun sahibi olan tutuksuz sanık Hülya Rende ortalıkta yok.
Önceki günkü duruşmada, hakkında, tutuklamaya yönelik kırmızı bülten çıkarılmasına karar verildi.
Depremde yıkılan sitenin hayatta kalan sakinleri “Herkes çocuğuna, torununa sarılıyor, biz toprağa sarılıyoruz. Adalet istiyoruz. Biz enkaz altında kaldık, adalet enkaz altında kalmasın” diyor…
Bakalım adalet ne zaman tecelli edecek?
Yılın 300 icadı arasında bir Türk markası
TIME, dünyanın en saygın haber ve siyaset dergilerinden biri. ABD’de 3 Mart 1923’ten beri her hafta yayınlanıyor. Avrupa için özel bir baskısı var. Bir zamanlar basılı olarak Türkiye’de de çok popülerdi.
Günümüzde TIME, dünyanın en çok okunan dergisi. Dijital versiyonunun 20 milyonu ABD’de olmak üzere 26 milyon okuyucusu var. Kağıt versiyonu ise 3 milyon satıyor.
İşte bu dergi son 25 yıldır “Yılın en iyi icatları” sayısı yayınlıyor. O yılın etkili yeni ürün ve fikirlerini tanıtıyor.
Sistem şöyle işliyor: Derginin dünya çapındaki editör ve muhabirleri bulundukları ülkelerdeki aday olabilecek çalışmaları derliyor. En sonunda derginin editörleri bunlar arasından bir seçim yapıyor.
İnovasyon hızı her geçen yıl daha da arttığı için bu yılki listede 300’e yakın “buluş” var (Aslında bana kalsa bazılarına “buluş” değil, yenilik demek daha doğru).
Bu yılki listeyi inceledim… Neler yok ki…
Öğretmenler için yapay zeka dedektörü, orman yangınları için ev tipi sulama sistemi, dünyanın en büyük hız treni (roller coaster) ve bulaşık makinesini dolduran insansı bir robot… Daha neler neler…
Hemen olmasa bile yakın gelecekte yaşama, çalışma ve eğlence biçimimizi değiştirecek yenilikler bunlar.
Ancak listede asıl dikkatimi çeken, 300 icat/yenilik içinde Türkiye’den de 2 ürünün yer almasıydı.
Bunlardan biri “Beko ısı pompası teknolojili bulaşık makinesi”ydi, diğeri ise yine Beko’nun “Güneş enerjili buzdolabı”ydı.
Bizden bir markanın TIME listesinde yer alması gurur verici.
Küçük bir de not: Aslında bu buzdolabı daha önce Birleşmiş Milletler işbirliğiyle Güney Afrika’da halka dağıtılmış. Önümüzdeki yıldan itibaren tüketicilere doğrudan satılacakmış.