Saygı sınavı...
Bugün size bir ülkedeki liyakatsizlik ve yozlaşmayı anlatan bir filmden söz edeceğim…
Sahne şöyle…
Yer: Bir sınıf.
İçerisi tıka basa, 20-30 yaş civarındaki insanlarla dolu…
Hepsi de ülkenin en önemli görevlerinden biri olan Emniyet Müdür Yardımcısı olmak istiyor…
Sınava hazırlanmak için kurs alıyorlar.
Öğretmen sınıfa girdiğinde, sınıftaki herkes saygıdan ayağa kalkıyor.
İşte burada öğretmen, her kamu görevlisinin kulağına küpe olacak şu sözleri söylüyor:
“Öğrencilerimden yaklaşık 2000’i kamu görevlisi oldu. Hepsi önemli devlet memurları. Onlar da sizin gibi, saygı göstermek için ayağa kalkarlardı. Açık konuşursam ben, o 2000 öğrenciden ancak 20’si için ayağa kalkarım. Neden biliyor musunuz? Çünkü her ne olursa olsun haysiyetlerinin satılık olmadığını biliyorum. Ülkemizin, onların ellerinde güvende olduğuna inanıyorum. Memur olmak önemli ama daha mühim olanı şu: Saygı, mevkinizden ötürü gösterilmemeli.
Mevkiniz sizin sayenizde saygı görmeli.”
Meraklısı için bu bir Hint filmi… Adı “Bitmeyen Sınav” (12th Fail)…
Yoksulluk içindeki köyden çıkıp başarıya ulaşan bir gencin mücadelesini anlatıyor. Dijital platformdan izlenebilir.
Bizde makam sahibi olup da halkı ezen, tepeden bakan, “Sen benim kim olduğumu biliyor musun?” pozlarında dolaşanlar mutlaka izlemeli…
Belki yaptıklarından utanırlar…
Bugün ne kadar plastik yediniz?
Dünya Doğayı Koruma Vakfı’nın araştırmasına göre her hafta ortalama bir kredi kartı boyutunda plastik yutuyoruz. Bu, mikroplastik şeklinde su ve gıdalarla vücudumuza giriyor.
Gözlemlerime göre, Türkiye’de plastiğin doğrudan gıdalara karışmasına neden olan bir uygulama var.
Şöyle ki…
Restoranlarda, büfelerde ve evlerde çoğunlukla kesme tahtası olarak, kalın plastik ürünler kullanılıyor.
Bunlar kırmızı, mavi, yeşil, beyaz renklerde olabiliyor.
Plastik doğrama tahtaları, su tutmadığı ve kolay temizlendiği için tercih ediliyor. Hijyenik olduğu söyleniyor.
Ancak bunlar kullanıldıkça, bıçak veya satır darbeleri yüzünden plastiğin orta kısmı aşınıp çukurlaşıyor.
Peki, çukurlaşan o bölümdeki plastik nereye gidiyor?
Üzerinde kesilen gıdayla birlikte mikroplastik parçacıkları şeklinde vücudumuza gidiyor!
Uzmanlar, vücutta biriken mikroplastiklerin organlara zarar verebileceğine, içindeki kimyasal maddelerin ise bağışıklık sistemini zayıflatabileceğine dikkat çekiyor. Mikroplastikle mücadele hayati önem taşıyor…
Kötülük kol geziyor
Bencil ve kendinden başkasını düşünmeyenler yüzünden her gün bir başka kötülüğe tanık oluyoruz. İşte onlardan biri…
CHP’li Çanakkale Belediye Başkanı Muharrem Erkek, elindeki çöp dolu poşeti çöp kutusuna birkaç adım kala yere atan bir vatandaşın görüntüsünü yayınladı.
Altına şu kibar notu düştü:
“Bu görüntü, kentimizin temizliği için emek harcayan mesai arkadaşlarımızı üzüyor.”
Ah be başkan!
2 adım daha yürüyüp çöpünü kutuya atmayan kafa, sizin bu ince mesajınızı anlar mı?
Çalışanların emeğine saygı duyar mı?