Ülke bu hale nasıl geldi?

Son yıllarda her gün daha da ağırlaşan bir suç dalgası yaşıyoruz.

Neredeyse her gün bir kadın öldürülüyor.

Sokaklarda, kameralar önünde cinayetler işleniyor.

Lokantada insanlar infaz ediliyor.

Trafikte yok yere kan dökülüyor.

İnsanlar dolandırılıyor, cinsel saldırıya uğruyor, gasp ediliyor…

Kısacası suç, dalga dalga büyüyor.

Hem kendisi hem de çoluk çocuğu için endişelenen milyonlar suç tsunamisini haberlerde ve internette tüyleri ürpererek izliyor.

Sabah işe, okula, markete gitmek için evden çıkan kişinin kim vurduya gitmeyeceğinin garantisi yok.

Peki bu hale nasıl geldik?

Ekonomideki krizin yol açtığı toplumsal çöküntü ve çaresizliğin özellikle genç insanları suça sürüklediği gerçeğini ilk sıraya koyalım…

İktidarın umursamazlığı, kutuplaştırıcı dili insanlardaki vicdan ve ahlak erozyonunu artırdı (AKP’li bir siyasetçinin, Kemal Kılıçdaroğlu’na yumruk atan saldırganın elini öptüğünü hatırlayalım).

Öte yandan ülkemizde bazı cezaların caydırıcılığı yok.

İşlenen suçlardan anlıyoruz ki her türlü önleme rağmen bazıları yasadışı silaha rahatça erişebiliyor.

Üstelik ruhsatsız silah bulundurana verilen cezalar da yetersiz.

Sadece 1 yıldan 3 yıla kadar hapis ve adli para cezası veriliyor. O da yakalanırsa.

Bu yüzden en ufak bir trafik tartışmasında bile ortaya silahlar çıkıyor.

Öte yandan suçlu biliyor ki yakalansa bile yargı aşamasında ceza indirimlerinden yararlanacak (AKP bugüne kadar 10 kez yargı paketi çıkarıp infaz düzenlemeleri yaptı. Bazı suçlarda cezaevinde yatış süresi azaltıldı).

Suçlu biliyor ki ceza alsa bile cezaevinde kendisi gibi suçlularla “sosyalleşecek”.

Kaldı ki siyasetçiler genel af talebini dillendirmeye başladı.

Hem suçluların hem de ailelerinin bir numaralı gündemi af oldu.

Bu gerçekleşirse tıpkı 25 yıl önceki Rahşan affında olduğu gibi suçlular dışarıda cirit atacak, suç dalgası büyüyecek.

Olan, suçtan zarar görene ve ailesine olacak…

Yıl 1975… Tarık Akan ve ünlü sanatçılar sinema emekçilerinin hakkını korumak için kurulan Türk Filmciler Derneği’nin toplantısında…

‘Böyle karanlık günler görmedim’

Tarık Akan’ın dün ölüm yıldönümüydü… Dile kolay 9 yıl geçmiş… O, Türk Sineması’nın yakışıklı ve ilerici yıldızıydı. Sosyal mesajı olan yapımlarda oynamıştı. Sanatçıların dünyaya bakışı ve görüşlerinin gerici, muhafazakar, tutucu olmaması gerektiğini söylerdi.

FETÖ’cü hainlerin bu ülkenin ilerici aydınlarına, yazarlarına, gazetecilerine, sanatçılarına, askerlerine yönelik Ergenekon kumpası nedeniyle açılan davayı Silivri’de izleyen sanatçılarından biri de oydu…

Usta sanatçı, 2013’te “Böyle karanlık günler görmedim” diyerek ülkenin ne hale geldiğini şöyle anlatmıştı: “Böyle dönemi ne 71 ne 80’de yaşamadım. Böyle karanlık günler görmedim. Atmış oldukları anti-laik anti-Atatürkçü temellerin bir 15-20 yıl sonra bu ülkeye ne getireceğini çok iyi görebiliyorum. Bugün iktidar bunun farkında değil, muhalefet de farkında değil. 11 yıldır kazılan ve yok edilmeye çalışılan Mustafa Kemal, laiklik ve demokrasinin üzerine yapılmış bütün bu darbeler şu andaki karanlığı bize aratacaktır 20 yıl sonra. Çünkü onların beyinlerindeki o genç nesil yetişiyor.”

Yıl 2012… Tarık Akan, Ergenekon duruşması için Silivri’de…
SON DAKİKA HABERLERİ

Serdal Saraç Diğer Yazıları