İstanbul'da 6 Eylül 2024 tarihinde, Sultanbeyli Ahmet Yesevi Mahallesi Kaptan-ı Derya Caddesi üzerinde, N.Ç isimli kadın sürücü trafikte seyir halindeyken V.L’nin sürücüsü olduğu beyaz renkli bir kamyonet önüne çıktı. Bunun üzerine N.Ç. ile V.L arasında tartışma yaşandı
TEHDİT ETTİLER
V.L'nin olay yerinin hemen karşısındaki dükkanda bulunan yakınları Ö.L. ve İ.T de gelerek tartışmaya dahil oldu. Kamera kayıtlarına yansıyan görüntülerde, üç ismin de N.Ç’nin aracına yumruk atarak araca zarar verdikleri görüldü. İddiaya göre, sanıklar ayrıca, "Seni burada gömeriz" şeklinde tehditte bulundu. Olayın ardından gözaltına alınan saldırgınlar, emniyetteki işlemlerinden sonra mevcutlu olarak savcılığa sevk edildi. Savcılık ifadelerinin ardından tutuklama istemiyle İstanbul Anadolu 1. Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edilen saldırganlardan V.L, “birden fazla kişi ile tehdit” suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Saldırganlar hakkında “kadına karşı tehdit”, “birden fazla kişi ile tehdit” ve “mala zarar verme” suçlamalarıyla iddianame hazırlandı.
'KAÇMAK İSTEDİM, BIRAKMADILAR'
İddianame, değerlendirilmesi üzere gönderildiği İstanbul Anadolu 67. Asliye Ceza Mahkemesi’nce kabul edilerek dava açıldı. İlk duruşma 2 Ekim’de görüldü. Sanık ve avukatlarının savunmalarının ardından müşteki N.Ç’nin beyanı alındı. N.Ç, beyanında şunları söyledi:
“Sanıktan şikayetçiyim, cezalandırılmasını talep ederim, davaya katılma talebim vardır, olay sebebi ile zararım tahimini 95 bin TL'dir. Zararım bu zamana kadar giderilmedi. Olay günü tutuklu sanık bana ‘......’ diye küfretti. Olay tarihinde dondurmacıdan 5-6 kişi gelip benim aracımın etrafını sardı, aracıma tekmeler atıldı. Huzurda bulunan sanıklar aracıma tekme attı, ‘seni öldüreceğiz arabadan çık’ dediler. Hepsi bir bir aynı sözü söyledi, kaçmak istedim bırakmadılar. Her bir sanık benim aracıma vururken hem hakaret hem de ‘seni öldüreceğiz’ şeklinde tehdit ediyorlardı.”
BERAAT ETTİLER
Daha sonra ara kararını kuran hakim, V.L’nin tahliyesine karar verdi.
Davanın karar duruşması ise 3 Aralık 2025’te görüldü. Üç sanığın da “kadına ve birden fazla kişi ile birlikte tehdit” suçundan beraatına, sanıklar İ. T ve Ö. L’nin ise “mala zarar verme” suçundan beraatına hükmedildi. Sanık V.L’nin ise “mala zarar verme” suçundan 2 bin 5000 TL adli para cezasına çarptırılarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildi.
'ÖDÜL GİBİ CEZA'
Konuya ilişkin avukat Adem Bingöl ise şunları söyledi:
"Trafikte araçtan inerek saldırıda bulunan kişiler için caydırıcılığı artırmaya yönelik yeni bir yasal düzenleme gündemdeyken, dosyada mevcut olan maddi delillere rağmen verilen cezanın adeta ödül niteliğinde olmasını biz de hayretle karşıladık.
Mahkeme, görüntü kayıtlarıyla sabit olduğu üzere, sanığın birden fazla kez aracından öfkeli bir şekilde inip kadın müvekkilin yalnız bulunduğu araca doğru saldırmasına, aracın ön camını ve sürücü tarafındaki aynayı kırmasına, aracın çeşitli bölgelerine zarar vermesine ve bu sırada müvekkile hakaret ve tehditlerde bulunmasına rağmen yalnızca 2.500 TL ceza verilmesiyle yetindi. Üstelik bu cezanın hükmünün açıklanması da ertelendi.
Müvekkil, olayın hemen ardından yaptığı şikâyette sanığın tehdit ve hakaret içeren ifadelerini açıkça belirtmiş olmasına rağmen, mahkeme bu beyanları kabul etmedi. Bu durum, sanığın müvekkile doğru fiziksel saldırıda bulunurken sanki son derece nazik ifadeler kullanmış olduğunun kabulü anlamına gelmektedir. Bu tür bir olayda adil ve hakkaniyete uygun bir karar verilmesi için yasanın öngördüğü başvuruları elbette ki yapacağız."