Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan enflasyon verileri, vatandaşın tepkisini çekti.

Bu verilerin doğru olmadığını ve enflasyonun şu anda en az yüzde 70’in üzerinde olduğunu söyleyen Ramiz Kılıç isimli bir Ankaralı emekli, “Geçen markete girdim. 185 liraya aldığım sucuk 295 lira olmuş. Türk milleti artık meyve yiyemez duruma geldi. Ayda alabilirse bir kere tavuk eti alabiliyor garibim. Dört bin lira emekli ikramiyesini aldık da torunlara yetmez. Türkiye karanlık uçuruma doğru gidiyor. Kim ne derse desin bu bir gerçek. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, toz pembeler çiziyor. İnanıyor muyum? İnanmıyorum” dedi.

Gül Ali isimli bir vatandaş ise yaşadığı ekonomik zorluğu, “Hiçbir şey alamıyoruz. 150 - 160 liradan aşağı bir kilo meyve yok. Bir kilo peynir, zeytin olmuş 200 - 400 lira” sözleriyle anlattı.

'AYDA 1500 LİRA SADECE KURU EKMEĞE VERİYORUM'

Ulus Meydanı'nda konuşan yaşlı bir vatandaş ise emekli olamadığını, yaşlılık maaşı ile geçindiğini anlattı.

Kurum'un açıkladığı enflasyon verilerine ilişkin olarak "Fakir öldü. Bizim gibi insanlar bitti, gitti" yorumunu yapan vatandaş, yaşadığı ekonomik sıkıntıya dair şunları söyledi:

- "Ben yaşlılık maaşı alıyorum 4 bin 600 lira. Ben kira veriyorum. Günde iki ekmek götürsem 25 lira. Ayda bin 500 lira sadece kuru ekmeğe veriyorum. Ben bu maaşla nasıl besleneceğim. Dilensem olmaz, herkesin bir şerefi var. Enflasyon, enflasyon milleti kandırıyorlar.

- Olmaz, yalanla hiçbir yere varılmaz. Sonu çıkar, isterse babam olsun. Et alamıyorum. Kurban kesmiyorum ki ne ile keseyim. Bir küçükbaş hayvan, 20 bin lira yahu. Bu vicdan değil. Denetim yok mu? Bir dükkana git bir kilo olması lazım. Fakirleri düşünmesi lazım.

- Ben gecekonduda, girişte oturuyorum. 8 bin lira. Ben kirayı nereden vereceğim. Devlet bunu düşünmüyor mu? Görmüyor mu? Sadece zenginleri mi görüyor? Zenginleri görüyorsa, zenginlerle beraber gitsin. Bakalım yerin dibi de var.

- Rabbim her şeyin bilincinde. Bunun bakanı var. Memuru var. Müdürü var. Her şeyi var. Cumhurbaşkanı bilmiyorsa, hatırlatsınlar."

'BU YÖNETENLERİN BİZDEN HİÇ Mİ HABERİ YOK'

Ulus Meydanı’nda mikrofon uzatılan Mehduh Baydar isimli bir başka vatandaş ise enflasyon verilerine ilişkin olarak, "TÜİK’in belirlediği ile bizim yaşadığımız çok farklı" yorumunu yaptı.

- "Bizim yaşadığımız enflasyon çok daha yukarılarda. TÜİK, nereden alışveriş yapıp da nereden fiyatları sorup da belirliyor bilmiyoruz. Onu da açıklamıyor. Enflasyon çok daha yükseklerde. Geçim oldukça güç. Bazen bir hafta önce aldığını, bir hafta sonra alamıyorsun.

- Gidiş iyi değil, kötü. Bayram ikramiyesi ile 4-5 kilo et alabilirsin en fazla. Et mi alacaksın, diğer ihtiyaçlarını mı karşılayacaksın.

- Öyle bir açmazda ve çıkmazdayız ki bunu nasıl yorumlayacaksın, ne diyeceksin. Nasıl yönetiliyoruz. Bu yönetenlerin bizden hiç mi haberi yok veya hayattan mı haberleri yok. İyi yere gitmiyoruz, onu yaşıyoruz."

'BU DÜNYADA YAŞAMAK ÇOK ZOR'

Bir başka Ankaralı ise TÜİK'i enflasyon verilerini hesaplama biçimiyle eleştirdi. "TÜİK, o verileri açıklamak yerine, o verileri topladığı alışveriş yerlerini açıklasa da biz oraya gitsek" sözleriyle tepki gösterdi.

Ulus Hali'nde yaptığı alışveriş sonrasında konuştuğumun bir kadın vatandaş ise "Hiçbir şeyin yanına varılmıyor. Hayat nereye gidiyor bilmiyorum. Bu dünyada yaşamak çok zor” diye konuştu.

'BAK AYAKKABI GİYEMİYORUM, TERLİKLE GEZİYORUM'

Bir başka kadın vatandaş ise yaşadığı ekonomik zorluğu şu şözlerle anlattı:

- "Meclis’te oturanlar, ayaklarını yağlasınlar, kaya kaya gelsinler. Bir baksınlar halkın haline. ‘tencereler, tabaklar küçülsün’ diyorlar. Zaten küçük, büyümedi ki. Bir maydanoz olmuş 10-15 lira. Bak ayakkabı giyemiyorum, terlikle geziyorum.

- Neden? Alamıyoruz. Bir ayakkabı olmuş 1,5 - 2 bin lira. Çıksın da söylesinler ne ile alınıyor. Suya, elektriğe zam, zam, zam. Oldu milletin kafasına bir taş. Neymiş, ‘yaşlılara şu kadar’ sen yaşlı olmayacak mısın?"