Tunceli'de bir tekstil işletmesinde çalışan ve 24 Temmuz'da iş yeri servisinin yetersiz olması nedeniyle başlayan tartışmanın ardından işten çıkarılan 17 işçi nöbete başladı. Birleşik Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası’nda (BİRTEK-SEN) örgütlenen ve kötü çalışma koşullarına itiraz eden işçiler direnişlerinin 43. gününe girdi.

FİZİKSEL ŞİDDETE MARUZ KALMIŞLAR
İşçilerin kötü çalışma koşullarında çalıştığını belirten BİRTEK-SEN Örgütlenme Uzmanı Deniz Kar, işten çıkarılanların fiziksel şiddete maruz kaldığını dile getirdi. İşçilerin eylemlerinin 43’üncü güne girdiğini hatırlatan Kar ''Bugün direnişimizin 43. günü. Temmuz sonunda işçi arkadaşlarımız işten çıkarılmıştı. Çadır direnişimizin ise 33. günündeyiz.
Bir aydan fazla süredir işçi arkadaşlarımızla birlikte fabrikanın önünde bekliyoruz. 17 işçi arkadaşımız, serviste yaşadıkları bir sorun nedeniyle yönetimle görüşmeye gitmişti. Patronla konuşmuşlardı, ancak patron tarafından azarlanmış, hatta fiziksel şiddete ve hakaretlere maruz kalarak işten çıkarılmışlardı'' dedi.
'BÜTÜN HAKLARINIZDAN VAZGEÇİN' DEDİLER
İşçilerin yönetimle görüşme talebinin karşılıksız kaldığını belirten Kar, şunları söyledi:
''Bunun üzerine sendikamızla bir araya geldik. Sendika olarak, işçi arkadaşlarımızla birlikte yönetimle görüşme talebinde bulunduk. Ancak yönetim, işçilere ‘Sendikadan istifa edin, sendikayla işimiz yok. Gelip çalışıyorsanız, bütün haklarınızdan vazgeçin ve çalışın’ dedi. İşçi arkadaşlarımız bunu kabul etmedi ve ‘Eski haklarımızdan vazgeçmiyoruz, sendikadan istifa etmiyoruz, bunlar anayasal haklarımız’ diyerek direnişe devam etti.

ANAYASAL HAKLARI İSTİYORLAR
Tunceli’de yalnızca bir tekstil fabrikası var ve burada istihdam çok düşük. İşsizlik oranı, özellikle bu iş kolunda oldukça yüksek. İşçiler en kötü şartlarda çalıştırılıyor, anayasal haklarından mahrum bırakılıyor. Fazla mesai ücretleri ödenmiyor, içeride her türlü hakaret, baskı ve mobbing yaşanıyor.
Bu yüzden işçi arkadaşlarımızla birlikte bir mücadele başlattık. Direnişimizin amacı, içerideki koşulları düzeltmek ve dışarıdaki işçi arkadaşlarımızın taleplerinin kabul edilmesini sağlamak. Taleplerimiz çok basit ve karşılanamayacak şeyler değil. İşçiler üzerindeki baskıların son bulmasını, fazla mesai ücreti, yıllık izin hakkı gibi anayasal hakların tanınmasını ve sağlanmasını istiyoruz.''
'ÇARESİZLİKTEN KATLANDIK'
İşten çıkarılan Muhlise Kayan, işyerinde sürekli mobbinge maruz kaldıklarını belirterek “Hayat şartları gerçekten çok zor. Pahalılık yüzünden iki kişi bile zar zor geçinebiliyor. Özellikle öğrencisi olan, çocukları olan ya da dışarıda okuyan öğrencileri bulunan aileler büyük sıkıntılar yaşıyor. Zaten beş yıldır burada mecburiyetten, çaresizlikten katlandık. Sürekli bağırma, çağırma ve iş yetiştirme telaşıyla karşılaştık. Bu yüzden katlanmak zorunda kaldık. Ama son olaylar artık bardağı taşırdı. Bu nedenle haklarımızı bu şekilde aramaya devam ediyoruz” ifadelerini kullandı
'İNSANCA ŞARTLAR İSTİYORUZ'
İşten çıkarılan Nursel Sevinç ise ''Geçim sıkıntısı çekiyoruz. Bakmakla yükümlü olduğumuz çocuklarımız var. Onlar okula başlayacak, onların masrafları var. İşte bu yüzden direniyoruz, haklarımızı istiyoruz. Fabrikaya geri dönmek, çalışmak istiyoruz. Ama çalışırken de insanca şartlar istiyoruz. Zaten bir asgari ücretle zar zor geçiniyorduk. Şimdi asgari ücretle bile geçimimizi sağlayamıyoruz, daha büyük sıkıntılar çekiyoruz” diye konuştu.
Fabrikada feci kaza: İşçi beton mikserine düşerek can verdiGündem