ANALİZ
İktidar ve yandaş medya adeta zafer günleri yaşıyor.
AKP genel başkanı Erdoğan bir yıl süren çabalarının sonucunu aldı ve sonunda Trump’la Beyaz Saray’da bir görüşme sağladı.
Şimdi ortalık yıkılıyor, Erdoğan Beyaz Saray’da Trump’a ayar verecek, aşta F-16 ve F-35 olmak üzere askıdaki savunma konuları çözülecek, ticaret büyük ölçüde artacak, Türkiye’nin bölgesindeki hakimiyeti tescillenecek.
Ayar vermek isterken ayar yemeyelim de, artık neyse.
Erdoğan Amerika’ya aslında Birleşmiş Milletler genel kurulu için gitti.
İki kez kürsüye çıktı.
Yandaş medya “Erdoğan mazlumun sesi olacak, Filistin davasını tüm dünyaya bir kere daha anlatacak” diye yayınlar yaptı.
Erdoğan Filistin davasına karşı çıktı mı, mazlumun yanında yer aldı mı?
Evet, bu konuda hakkını vermek gerek.
Ancak şu sizin de dikkatinizi çekti mi merak ediyorum.
Erdoğan tüm konuşmalarında mazlum Filistin halkının hakkını savundu, soykırımcı İsrail’e ağır eleştiriler yöneltti, binlerce kişinin ölümünden sorumlu Netanyahu’ya lanetler yağdırdı.
Buna karşı Amerika’dan tek kelime bile söz etmedi.
İsrail bunca zulmü yaparken sadece kendi gücünü mü kullanıyor, arkasında Amerika olmasa böyle bir soykırıma kalkışabilir mi?
Peki mazlumun hakkı aranırken mazlumu daha da mazlum hale getiren Amerika’ya neden bir çift söz söylenemiyor?
ÇOK GÜLDÜM
New York fotoğraf yasağı dinlemiyor
Büyük beklentilerle başlayan Erdoğan’ın Amerika gezisi nasıl sonuçlanacak?
Yandaş medya zafer çığlıkları atıyor bile ama sonuç hiç de beklendiği gibi olmayabilir.
Hatta bu gezinin çok da olumlu olmayacağının ilk işareti bana göre Erdoğan New York’a indiği an kendini gösterdi.
Tam Erdoğan’ın konvoyu dünyanın en ünlü meydanı olarak bilinen Times Square’den geçerken dev ekranda birden Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu’nun eşleriyle birlikte Amerika’da daha önce çekilmiş fotoğrafları belirdi.
Burası aslında bir reklam panosu.
“Parayı bastıran istediği reklamı yayınlatabilir” denebilir belki ama Amerika’da işler böyle yürümüyor.
Hem her şey para hem de para değil.
Erdoğan’ın gezisi sırasına bu panoya Özel-İmamoğlu fotoğrafı koymak sadece “bastırmışlardır parayı” cümlesi ile açıklanamaz.
Bu fotoğraf Amerikan yönetimine rağmen konamaz, nokta. Demek bir mesaj veriliyor.
Daha da komik olan Türkiye’de savcılık bir yazı ile İmamoğlu’nun fotoğraflarını yasaklayabiliyor ama Amerika belli ki bu yasağı duymamış.
GÜNÜN SÖZÜ
Seçimin havuçları hazırlanıyor...
Bakan bey açıkladı: Bağ-Kur 7.200 güne düşecek... 3.600 gösterge çıkacak...Kademeli emeklilik gelecek... Terliyiz sayın bakan!.. Yemeyiz.... AHMET ÜSTÜN
BUNU YAZMAK GEREK
Melih Gökçek sonunda kendi yakacak
Sonunda Ankara Büyükşehir Belediyesine de operasyon yapıldı.
Şimdilik Mansur Yavaş’la ilgili bir şey yok ama bu olmayacağı anlamına gelmiyor.
Her nasılsa bu operasyon saatler önce eski belediye başkanı Melih Göçek tarafından duyuruldu.
Demek operasyon haberi önce Melih Gökçek’e sızdırılmış o da intikam duyguları ile “hazır mısın Ankara? hazır mısın Türkiye? Ankara’da milyarlık vurgun patlıyor” diye bir twit attı.
Tepkiler üzerine “Kastettiğim bu operasyon değildi daha büyüğü geliyor” diye kendini savundu ama adı yolsuzlukla en çok anılan Melih Gökçek sanıyorum AKP’lilerin bile sabrını taşırıyor.
Mansur Yavaş derken yarın öbürgün bir bakmışsınız Melih Gökçek’e operasyon çekilivermiş.
YENİ ÖĞRENDİM
Bacaktaki damara pıhtı atarsa
Tıbbı bilgim fazla yok, pek çok kişi gibi vücudumda oluşan bazı ağrı ya da arızalara anında ön teşhis falan koyamam, bir terslik hissettiğimde hemen doktora giderim.
Sınırlı tıbbi bilgimle aort yırtılması, pıhtı atması gibi tanımları ve bunun için kalbe giden damarlara stent takılması konusunu biliyorum ama bacağa stent takıldığını hiç bilmiyordum. Varmış meğer.
Kuşadası’nda oturan sevgili kuzenim Ali Ataklı bacağındaki beklenmedik şiddetli ağrı ile Aydın Adnan Menderes Üniversitesi hastanesine gidince “aort damarının yırtıldığını ve bacaklarındaki damara pıhtı attığını” söylemişler.
Derhal ameliyata alınmış ve doçent doktor Selim Durmaz yönetimindeki ekip saatler süren ameliyat sonunda kuzenimi ölümden kurtarmış.
Hayatımız pamuk ipliğine bağlı gibi bir minik pıhtı eğer anında müdahale olmazsa bizi bir anda hayattan koparabilir.