ACAYİP YAZILAR

İslamcı kesimin en etkili yazarlarından Abdurrahman Dilipak çoğu zaman yaptığı gibi yine kendi mahallesi ile ilgili sivri bir
çıkış
yaptı.

Bir mezuniyet töreni fotoğrafının altına şu yorumu yazdı;

“Bu Adana Hümeyra Ökten Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi Mezuniyet Töreni, az zamanda büyük işler başarmışız. Mini etekli ilahiyatçılar geliyor.”

Dilipak’ı kızdıran, kız mezunlarının ezici çoğunluğunun başlarının açık eteklerinin de diz üstü olmasıydı.

Ama Dilipak yanılıyor.

Erdoğan iktidarı eğitimi yerle bir etme operasyonu sonunda liselerin büyük çoğunluğuna İmam Hatip Lisesi adını verdi.

Yani çocuklar adı İmam Hatip olan liselerinden mezun oluyorlar ama aslında lisede okumuş
oluyorlar.

Bana göre asıl yanılgı “mini etekli ilahiyatçı” tanımında.

Neden mini etekli ilahiyatçı olmasın?

Çünkü ilahiyat “tanrı bilimi” demek.

İlahiyat temelde tanrı ve din olgularının sistematik bir şekilde incelenmesine dayalı bir disiplindir. İlahiyat bölümü ise dinleri, inançları ve ahlak yapılarını çok boyutlu olarak irdeleyen ve din alimi yetiştirmeyi amaçlayan bir bölümdür.

Bizde ise İlahiyat denince akla “İslam dini fakültesi” akla geliyor.

Bu fakültelerden mezun olanlar her din ile ilgili bilim insanı olabilir.

Bir Hristiyan da Yahudi de Budist de İlahiyat mezunu olabilir.

MERAK ETTİĞİM ŞEYLER

PKK’nın silah bırakması ne oldu?

İç ve dış gelişmeler ağır basında bir anda PKK’nın kendini feshetmesi ve silah bırakma sözü unutuldu gitti.

Hesapta MİT bu silah bırakma olayını kontrol edecek ve durumu raporla Erdoğan’a bildirecekti.

Peki son durum ne?

PKK gerçekten silah bırakıyor mu, gerekli denetimler yapılıyor mu?

Kimse merak da etmeyince bilgi de alamıyoruz.

Hele Pençe-Kilit bölgesinde yapılan dron saldırısı sonucu askerlerimiz yaralanınca bilgi alma arzusu daha da artıyor.

KOMİK

Aferin şu Rasim Ozan’a be!

Herkes nefesini tuttu yarın Erdoğan’ın CHP ile ilgili vereceği karara odaklandı.

Bakalım CHP ile ilgili “mutlak butlan” mı yoksa “görevsizlik” kararı verilecek?

Bu kararın ekonomiyi de çok etkileyeceği kesin.

19 Mart’ta yapılan İmamoğlu operasyonu sonucu Erdoğan Doları tutabilmek için merkez bankasındaki 70 milyar Doları bozdurmuştu.

Mutlak butlan kararı verirse bozduracak bir 70 milyar dolar daha var mı bilmiyoruz.

Ama ekonomi o kadar hassas hale gelmiş ki yandaş bir yazarın “butlan kararı yok, erteleme çıkacak” sözü bile borsayı yükselmiş.

Her şeyi her nasılsa! bilen yandaş Rasim Ozan Kütahyalı böyle bir twit atınca cuma günü borsa aşağı giderken başını yine yukarı çevirmiş.

Şu hale bakar mısınız, ekonomi Rasim Ozan gibi birinin sözüne kalmış, vah vah.

ÇOK GÜLDÜM

Biten savaş için bir fıkra

Bölgemizdeki “füze savaşları” şimdilik bitti gibi görünüyor.

Bakalım Yıldırım Tuna bu durumla ilgili hangi fıkrayı göndermiş;

İki komşu ülke kapışmış, biri hava kuvvetleri ile diğerinin ülkesini üzerinde yürüyen böcek bile bırakmadan dümdüz etmiş. Bunun üzerine yenik ülkenin savunma bakanı tekrar aynı olayları yaşamamak için daha önce silah aldığı fabrikaya koşmuş, kapıda onu karşılayan yetkili, “Haberleri izledik onların hava kuvvetleri sizi perişan etti” demiş, “Size en iyi yerden havaya füzelerimizden verelim.”

“Hayır, hayır..” diye sertleşmiş savunma bakanı, “Yerden havaya atılan füzelerinizle yılbaşı kutlaması yapan salaklara döndük zaten. Yerden atılıp jetleri vuran füzeleriniz var mı?”

HOŞUMA GİDEN ŞEYLER

Verin elektriği çarpılsınlar

Bu hafta Erdem Beliğ Zaman’dan iki iğneleme geldi;

Akbelen’de maden aramak için zeytinlikleri katleden Limak-IC Holding ortaklığı, maden aramasına engel olmasın diye iktidarı, elektrik vermeyi durdurmakla tehdit etmiş! Asıl elektriği bunlara vereceksin ki çarpılsınlar!

***

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sabık CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na, “O şahsa yapmadıklarını bırakmamışlar.” diyerek acımışKeşke Kemal Bey’e acıdığı kadar vatandaşa da acısaydı!