ANALİZ

Gündemde PKK’nın kendini feshetmesi var ama sarayın aklı kesinlikle bunun oylara nasıl yansıyacağında.

İktidar ve yandaşları fesih kararını bir bayram gibi kutlayabilir ama bunun siyasi sonuçları AKP’nin oylarını artırmazsa ne olacak?

Şu ana kadar bir seçim anketi yapılmadı.

Zaten yapılmamalı da.

Dürüst bir şirketin yapacağı anket için en az bir hafta geçmesi gerek.

Her şey konuşulsun, millet neyin ne olduğunu anlasın, seçim anketi ondan sonra yapılsın.

Şu anki izlenimlerime göre yandaş medyanın zafer çığlıklarına ve estirdiği bayram havasına rağmen kamuoyunda çok olumlu bir tepki yok.

Son iki günde kiminle konuştuysam hep kuşkulu yanıtlar aldım.

Milletin önemli bir bölümü PKK’nın kendini feshettiğine tam inanmıyor ya da bunu kabul etse de durumun çok farklı olmayacağını düşünüyor.

Erdoğan bu operasyondan sanıyorum oy patlaması bekliyordur.

Bu konuda hüsrana uğrarsa, AKP’deki kan kaybı sürerse açılımın akıbeti de tehlikeye girebilir.

Ama en az bir hafta sonra yapılacak anketlerde AKP oylarının ciddi biçimde arttığı görülürse, Erdoğan harekete geçer ve anayasa değişikliği için düğmeye basar.

DİKKATİMİ ÇEKEN ŞEYLER

21 milletvekiline daha ihtiyaç var

PKK’nın kendini feshetmesinden sonra DEM partinin de talep ettiği anayasa değişiklikleri yeniden gündeme geldi.

Erdoğan DEM parti desteği ile anayasayı değiştirecek sayıya ulaştı.

Ancak değişiklikler bu sayı ile kabul edilirse mecburen referanduma gidilecek.

Erdoğan’ın şu sıralar en büyük korkusu halkın gerçek nabzının ölçülmesi.

Mecliste üstünlük sağlansa bile kamuoyunun yüzde 50 desteğinin alınamayacağı görünüyor şu an, yani referandum AKP için büyük tehlike.

Bu nedenle Erdoğan bütün gücünü mecliste 400 oyu bulmak için harcayacaktır.

Şu an itibarıyla mecliste Erdoğan’ın arasında duracak DEM Partililerle birlikte 379 milletvekili var.

Demek ki 21 milletvekili daha gerekli.

Bunları bulmak mümkün olur mu?

Bazı milletvekillerinin duygularına seslenilmesi halinde 400’ü bulmak çok zor olmayabilir.

KAFAMI BOZAN ŞEYLER

Sevsinler sizin demokratikleşmenizi

Boğaziçi Üniversitesi rektörünün çalışmasına izin verdiği tek öğrenci kulübü İslami Araştırmalar Kulübü, sözleriyle kamuoyunda tepkilere neden olan Nurettin Yıldız’ı konferans vermesi için davet etmiş.

Dışarıdan da getirilen küçük bir grubun izlediği bu konferansı protesto eden öğrenciler önce polis tarafından dövüldü sonra da 97 öğrenci gözaltına alındı.

Öğrencilerin götürüldüğü Vatan emniyet binasının etrafı bariyerlerle çevrildi, avukatların bile içeri girmesine izin verilmedi.

Oysa hem anayasaya hem yasalara göre avukatların bilgi ve temsil hakkını engellemek, savunma hakkını gasptır. CHP Milletvekili Mahmut Tanal gece Vatan emniyete gitti, bu duruma tepki göstererek “Bu karanlık ortamda gözaltı işlemleri şeffaf olmalı, hukuki temsil engellenmemelidir. Gözaltı değil rehin alma düzenine geçilmiş durumda!” dedi.

Son günlerde sürekli “demokratikleşmeden” söz ediliyor.

Böyle demokratikleşme mi olur?

YENİ ÖĞRENDİM

Eski kiracılara mahalle baskısı

İktidarın yanlış ekonomi politikaları en çok kiralara yansıdı.

Büyük kentlerde kiralar 10-15 kat arttı. Bu da ev sahipleri ile eski kiracılar arasında çok ciddi tartışmalara yol açıyor.

Boş veya boşalmış evlerde sorun yok.

Ancak örneğin 5 yıl önce, o günün fiyatlarıyla bile yüksek kabul edilen, 5 bin liralık evler bugün 50 bin lira oldu.

Eğer evde kiracı hâlâ oturuyorsa ev sahibi kirayı 50 bin liraya çıkaramıyor ama tahliyeye zorluyor.

Bir yakınımdan öğrendim, bazı mahallelerde eski kiracılar üzerinde birbiriyle akraba olan esnafın da baskısı başlamış.

Eski kiracılar esnaf tarafından rahatsız edilerek evden çıkmaya zorlanıyormuş.

Kötü ekonomik yönetim işte böyle tamiri güç sosyal sorunlara da neden oluyor.

HOŞUMA GİDEN ŞEYLER

Trump kendi adını da değiştirsin

Gazeteci Erdem Beliğ Zaman bugün için iki iğneleme göndermiş;

ABD Başkanı Trump, Meksika Körfezi’nin isminin Amerika Körfezi; Basra Körfezi’nin isminin de Arap Körfezi olarak değiştirilmesini önermiş. Yalnız kendi fikrim olmadığına eminim, milyarlarca kişi tavsiyemi destekleyecektir; ben de Trump’ın adının “manyak” olarak değiştirilmesini öneriyorum!

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, kendisinin 4-5 sene evvel ağır arsenik ve cıva verilmek suretiyle zehirlendiğini açıkladı… Bu açıklamayı şimdi yapabildiğine göre, açıklamasının içeriğine inanmamıza lüzum yok!

GÜNÜN SÖZÜ

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Dünyanın en şeffaf yargı sistemi Türkiye’dedir. Bu bir abartı değil, hakikattir.”