Geleneksel ekonomi politikası uzun süre şu düşünceye dayanmıştır:
“Ya enflasyon oranı düşük olur ya da işsizlik oranı… İkisi birden olmaz…”.
Bu yaklaşımın temeli, 1958’de ortaya atılan Phillips Eğrisi’ne dayanır…
Ama bugün hem akademik çevrelerde hem de politika uygulayıcıları arasında:
“Ya o ya bu” bakışı sorgulanıyor, hatta yer yer aşılmış bile sayılıyor...
Şimdi bu konuyu üç boyutta ele alayım:
***
Geleneksel görüş: “Ya enflasyon ya istihdam…”.
Phillips Eğrisi (1958): göstermiştir ki kısa vadede enflasyon ile işsizlik arasında ters ilişki vardır…
İşsizliği azaltmak istiyorsan, talebi artırmalısın (büyüme yaratmalı) ama bu da enflasyonu artırıyor...
Yani “birini kazanmak için, diğerini feda etmelisin...”.
***
Para ve maliye politikaları bu dengeyi tutturmaya çalışır:
Ekonomi durgunsa: faizleri düşür, harcamaları artır…
Bu durumda işsizlik oranı düşer ama enflasyon riski artar…
Ekonomi aşırı ısınıyorsa: Faizleri arttır, bütçeyi kıs…
Bu modeldeyse enflasyon düşer ama işsizlik artar…
Bu model zamanla basit ve gerçekçi olmayan bir çerçeve olarak eleştirildi…
***
30 yıldır ulusal medyada, bu iki görüşün alternatifi olduğunu savunuyor…
Kendimi “Liberal demokrat Sosyalist” düşüncede olan bir iktisatçı olarak tanımlıyorum…
Yani diyorum ki:
“Ya o ya bu” görüşünün alternatifi: Hem düşük işsizlik hem düşük enflasyon mümkündür…
***
Enflasyon ve işsizlik sadece talep tarafından değil; arz, teknoloji, üretkenlik, iş gücü yapısı gibi faktörlerden de etkilenir…
Doğru yapısal reformlar, üretken yatırımlar ve istihdam politikaları sayesinde:
Hem düşük işsizlik hem ılımlı enflasyon mümkündür…
Meselâ, 2010–2019 arasında ABD, Almanya gibi ülkeler: uzun süre, düşük işsizlik + düşük enflasyon birlikte yürüdü… Sebep: verimlilik artışı, dijitalleşme, arz tarafı reformları…
***
Alternatif politika çerçevesi: büyüme ve “ince ayar” yerine daha fazlası…
İyi de “Büyüme + ince ayar = istihdam” yaklaşımı yeterli mi?..
Hayır, çünkü büyümenin her zaman istihdam yaratmadığını...
Buna “İşsiz büyüme/Jobless Growth” denildiğini ve nasıl bir şey olduğunu 11 Ağustos 2025 tarihli NEFES’teki köşemde anlatmaya çalışmıştım…
Peki hem düşük oranlı işsizlik hem düşük oranlı enflasyon ve hem de gerçekçi bir büyüme modeli nasıl bir şeydir?..
Yerim bitti?.. 25 Ağustos 2025 Pazartesi günü klavyem ve zekâm yettiğince anlatmaya çalışacağım…
DÜŞÜNÜN BAKALIM…
Türkiye’deki her 5 kişiden 3’ü CHP’li belediyelere yönelik operasyonların yolsuzlukla mücadeleden çok; siyasi gerekçelerle yapıldığına inanıyor.
KONDA Araştırma’nın son çalışması kamuoyundaki algıyı ortaya koydu…
Ayrıca AKP’ye oy vereceğini söyleyen her 100 kişiden 47’si de operasyonların yolsuzlukla mücadeleden çok; siyasi gerekçelerle yapıldığı kanaatinde…
Kamuoyunun beşte dördü haberleri, iktidar yanlısı olan medyadan aldığına göre…
Bu sonucu ortaya çıkaran sebep ne?..
Düşünün bakalım…