Ülkeden çıkmanın yeni raconu… Girmek kolay, ama çıkışın bedeli ağır! Pasaportunu aldın, vize için kapı kapı dolaştın, biletini cebine koydun… Bitti mi? Biter mi? “Dur bakalım, çıkış parası almadan seni yurt dışına salmayız! Ateşle 1.000 lira…” Çıkmak istiyorsan ödeyeceksin illa…
Yapma ya? Peki seyahat özgürlüğü için para ödemek zorunda mıyız? Anayasa’nın 23. maddesi “yerleşme ve seyahat özgürlüğü”nü güvence altına alıyor. Zira Anayasa Mahkemesi bazı kısımlarını iptal etse de uygulama tümüyle devam ediyor.
Hani “Türkiye bir hukuk devletidir!” ya… Ne alakası varsa o aklıma geldi bir anda…
***
2025 Temmuz itibarıyla, geçerli pasaport sayısı ise yaklaşık 15 milyon adet… TÜİK’in 2024 Turizm İstatistikleri’ne göre, Türk vatandaşlarının yurtdışına yaptığı toplam seyahat sayısı 11 milyon 390 bin 520 olarak kaydedildi. Bir kişi birden fazla seyahat etse bile bu sayıya eklendi.
Bu durum pasaportunu aktif kullanan kişi sayısını 8 milyona çekiyor ki, “harç zammı” ülkedeki her 10 kişiden birini ilgilendiriyor.
***
Peki bu 8 milyon nereye gidiyor? 2024 verileri gösteriyor ki Türk vatandaşlarının yüzde 70’i komşu ülkelere veya Ortadoğu’ya yolu düşüyor.
İlk üç; Bulgaristan 1.08 milyon kişi, Gürcistan 900 bin kişi, Irak yaklaşık 800 bin kişi... Yani dünyayı gezenlerden değil, sınırdan günübirlik geçenden söz ediyoruz aslında…
Matematiği basit aslında… 11 milyon çıkış x 1.000 lira = 11 milyar lira…
Az mı? Şikayet eden de fazla çıkmayacak. Yılbaşından sonra yeniden değerleme oranında bir zam daha yapılacak. Al sana devletin kasasına mis gibi kaynak…
***
Tatil planı yapanların oranı zaten düşük... Kurban Bayramı’nda yapılan araştırmaya göre halkın yüzde 71’i evlerinde oturdu. Yüzde 24’ü aile, akraba ziyareti… Yani yine ev… Tatile giden hepi topu yüzde 5!
Ama işin olumlu tarafı da var!
Ulaşım masrafı yok. Ne uçak bileti ne benzin parası ne de otobüs biletine ihtiyacınız var. Sadece bir çift terlik yeterli… Trafik canavarına maruz kalmadan doğrudan salon oradan ver elini mutfak…
Bagaj sınırı yok. Bavul hazırlama derdi hiç yok. Elbise dolabınızdaki her şeyi yanınızda. Boşuna “almamışım” diye hayıflanma… “Bugün ne giyeceğim?” diye düşünme ama o pijamayı arada bir yıkamayı da unutma…
***
Kendi mutfağınız emrinizde… Akşam dışarıda ne yiyeceğim acaba? Hesap kaç gelir hesaplasana stresi olmadan kendi mutfağınızda istediğiniz gibi yemek yapma ayrıcalığı…
Trafik, kalabalık, sıra beklemek yok. Evinizin konforunda derler ya… Demeye gerek kalmadı zaten evdesin… Rahat rahat dinlenebilirsin.
Yandaşlar ve yalama sevdalıları… Bakın parasızlığın faydalarını bile ballandıra ballandıra yazabiliyorum! İki gün sonra kalemimi satmaya karar verirsem işsiz bırakırım alayınızı…