Ulu Önder Atatürk, dini duyguları yüzyıllarca sömürülen halkı dini açıdan aydınlatmak ve din tüccarı sahtekar-yobaz hocalara engel olmak için aydın din adamları yetiştirilmesini istiyordu. Bu amaçla 1924’te Diyanet İşleri Başkanlığı’nı kurdu.
Bu kurum geçmişte pek çok aydınlık din adamı gördü…
Anayasal bir kurum olan Diyanet son haftalarda yayınladığı hutbelerle tepki çekiyor.
Önceki gün, kız çocuklarının mirastan erkeklerin yarısı kadar pay alması gerektiğini belirten bir hutbe yayınladı.
Hukukun üstünlüğü ve laiklik ilkesini ayaklar altına aldı.
Atatürk’ün eseri olan Türk Medeni Kanunu, kadınların ve erkeklerin eşit miras hakkına sahip olmasını garanti altına alıyor.
Ayrıca Anayasa’nın 10. Maddesi “Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür” diyor.
Yine Anayasa’nın 136. Maddesi ise “Diyanet İşleri Başkanlığı, laiklik ilkesi doğrultusunda, bütün siyasi görüş ve düşünüşlerin dışında kalarak ve milletçe dayanışma ve bütünleşmeyi amaç edinerek, özel kanununda gösterilen görevleri yerine getirir” diyor.
Anayasanın bu maddeleri ışığında bir kez daha görülüyor ki Diyanet, kadınların mirastaki eşit pay hakkını tartışmaya açıyor. Anayasa ve yasa tanımıyor.
Demokrasiye, hukuka ve laikliğe gönülden bağlı olanlar Diyanet’in miras hutbesine tepki gösterdi…
Bir tek iktidar çevrelerindeki siyasetçilerden ve özellikle de AKP’li kadın vekillerden gür bir ses çıkmadı.
Ya onlar da kadınların mirastan erkeklerin yarısı kadar pay alması gerektiği görüşünde…
Ya da bu görüşte değiller...
Kadın ve erkeğin eşit haklara sahip olması gerektiğine inanıyorlar ama parti yönetiminin hedefi olmamak için ağızlarını açamıyorlar…
Diyanet’e güveniyor musunuz?
Geçen ocakta bir anket yayınlanmıştı.
Bupar Araştırma halka “Diyanet İşleri Başkanlığı’na güveniyor musunuz?” diye sormuştu.
“Hayır” diyenlerin oranı yüzde 83.3, “Evet” diyenlerin oranı yüzde 11.1 çıkmıştı…
Diyanet İşleri Bakanı Ali Erbaş, kadınların miras hakkını tartışmaya açacağına “Kurum benim dönemimde niye bu hale geldi?” sorusuna yanıt bulmalı…
AKP’ye transfer olan Çerçioğlu’nun içki sınavı!
Geçen hafta Aydın’a bağlı Kuşadası’ndaydım.
Özlem Çerçioğlu’nun yönettiği Aydın Belediyesi’nin geçen yıl Kuşadası’nda açtığı Mavi Ada Restaurant ve Bistro’yu gördüm.
İkisi de yeşillikler içinde alkışlanası mekanlar…
İkisinde de yemek çeşitlerinin yanı sıra isteyenler için rakıdan şaraba kadar her türlü içki servisi var.
Özlem Hanım bu içkili mekanları açtığında CHP’deydi.
Şimdi AKP çatısı altında siyaset yapıyor.
AKP’nin dini bakış açısıyla, alkollü içkiyi hoş karşılamadığı herkesin malumu.
Nitekim Erdoğan, 1994’te İBB Başkanı olduktan sonra belediye tesislerini içkisiz mekanlara dönüştürmüştü.
Sonraki yıllarda da “İki tane ayyaşın yaptığı yasa sizin için muteber oluyor da inancın emrettiği gerçek niçin reddedilmesi gereken bir olay haline geliyor?” demişti.
Şimdi soru şu:
AKP’li Aydın Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, belediyenin bu mekanlarında içki satışını devam ettirecek mi?
Yoksa siyasette olduğu gibi burada da “U” dönüşü yapıp AKP’ye yaranmak için içki satışını sonlandıracak mı?
Hep birlikte göreceğiz…
