İmralı’daki görüşmede komisyon ve “dış güçler”
Özgür Özel haklıdır. Değerlidir. Bunları laf olsun diye söylemiyoruz. Gerçek devlet eğilimi böyle olmalı. Komisyon hızlı devreye girmeli. Başka türlü olmaz.” Bu cümleler iddialara göre Abdullah Öcalan’a ait.
“Başkan ile görüşmemizin raporudur” başlığını taşıyan, 30 Mayıs tarihli 28 sayfalık İmralı görüşme notlarını ilk kez gazeteci Ruşen Çakır Medyascope’ta duyurmuştu.
Önceki gün 28 sayfalık görüşme notlarını okuma fırsatı buldum ve bugün Meclis’te “Terörsüz Türkiye”yle ilgili kurulan komisyonla ilgili mayıs ayında Abdullah Öcalan’la yapılan görüşmede çarpıcı tespitler yapılmış.
DEM kaynaklarına “Bu rapor doğru mu?” diye sordum ve “Evet, bilgimiz var, doğru” yanıtını aldım. Yine de ihtiyatlı davranarak “görüşme notlarına”, “iddia” diyeceğim.
İmralı notlarında Abdullah Öcalan’a, Pervin Buldan ve Özgür Erol’un CHP lideri Özgür Özel’le görüşme yaptıkları aktarılıyor:
ÖZEL’İN KOMİSYON SÖZLERİNE YANITI: “Sizin cumhuriyete dair görüşlerinizle beraber selamlarınızı ilettiler. Ayrıca görüşme talebiniz de iletildi kendisine. Kendisi meclis komisyonun önceden kurulması, yasal düzenlemelerin yapılması ve silahların komisyon gözetiminde bırakılmasının daha doğru olacağını söyledi. Ayrıca komisyon üyeleri sizi ziyaret edebilir, eğer kurulursa. Böyle bir aktarım yapayım.” Öcalan’ın da bu görüşmeyle ilgili “Özgür Özel haklıdır. Değerlidir. Bunları laf olsun diye söylemiyoruz. Gerçek devlet eğilimi böyle olmalı. Komisyon hızlı devreye girmeli. Başka türlü olmaz” diyor.
ATATÜRK’TEN SONRA TEK DEVLET ADAMI: Öcalan “Atatürk’ten sonra tek devlet adamı var; Bahçeli’dir” dedikten sonra yine komisyonla ilgili şunları söylüyor: “En son Bahçeli dedi ki ‘komisyon kurulsun.’ Şimdi komisyon için parti ziyaretleri yapılıyor. DEM dahil hepsi devleti sadece iktidar ve rant kaynağı gibi görüyor. Oysa devlet erki yönetim koordinasyonunu sağlamalıdır. Devlet ile meseleleri çözmek biraz doğru ilişki, doğru iletişim ile mümkündür. Bahçeli partisini karşısına alarak yapıyor bunu. Çünkü beka sorununu gördü.
“Yüzde 95’i çözüldü geri kalanı siyasetin işi”
İmralı görüşmesinde yine iddialara göre Öcalan’ın “Bu işi siyaset çözmeli ve yüzde 5 kaldı” vurgusu dikkat çekici: “Daha derin olmanız lazım. Sabri arkadaşa telekonferansta dedim: ‘Yaşamayı da savaşmayı da bilmiyorsunuz’. Yetkililer bile şaşırdı. Halen geçerliliğini koruyor. PKK’nın kendini fes etmesi yüzde 50, ulusal kurtuluş çizgisinden vazgeçmesi yüzde 25, çağrının yapılmış olması yüzde 10. Toplam yüzde 85 eder. Sizlerin (yetkilileri kast ederek) yaptıkları ve yürüttükleri pratik işleri de yüzde 10 sayarsak. Toplam yüzde 95 demektir. Geriye kalan yüzde 5’tir ve bu siyasilere kalan kısmıdır. Bakın! Kıyameti koparın. Bunu söylemeniz gerekir. Siyasilere söylemek gerekir yüzde 5’i nasıl yapamazsınız.”
“Silahı bırakmayın” diyen ülkeler
Görüşme notlarında Öcalan’ın süreçle ilgili “Çomak sokmak isteyenler var. Bana göre bu masa ve konuşulanlar tarihi. Yüzde yüz başarılı olur mu, bu olamaz. Bozucular var” cümlelerinden sonra heyetin şu tespiti çarpıcı: “Dışarıdan bozmak isteyenler varmış. Kandil’in belirttiğine göre çağrı sonrası etkili güçler araya giriyor. Kendileriyle görüşmek istiyorlar. ‘Silah bırakmayın’ diyorlar. ‘Rojava’da neden federasyon istemiyorsunuz?’ diyorlar. BM ve başka güçler süreci desteklediklerini söylüyorlar. Ama alttan alta ilişkiye geçip ‘silah bırakmayın’ diyorlarmış. Şimdiye kadar merhaba demekten çekinenler Kandil’le görüşmek istiyorlar. Üst düzeyde stratejik ilişki geliştirmek istiyorlar. Hareketi destekleme eğilimi taşıyorlar.”
Öcalan’ın bu bilgilere karşı verdiği yanıta bakalım:
“Yani şimdi diyorlar. İlginç. Bugüne kadar demediler. Şimdi diyorlar. Amerika, İsrail ve İran kanatları değil mi? (Heyete dönüyor) Bakın, görün bunu. Anlayın ve sonuç çıkarın diyorum size. Bakın bu kozun ellerinden alınması onları korkuttu. Peki ne yapalım? Lütfen gizli toplantı yapıyormuşuz gibi rahat konuşun. Açık bir şekilde görüşlerinizi söyleyin.”
SONUÇ: Öcalan’ın 30 Mayıs görüşme notlarında heyetle yaptığı görüşmede 17 yerde İsrail geçiyor. 21 Nisan günlü görüşmede de 28 ayrı yerde İsrail geçmişti ve “Gazzeleşme” vurgusu iki İmralı notlarında da hakim. Yine 30 Mayıs notlarından anlıyoruz; PKK’nın 11 Temmuz’da Süleymaniye’deki silah yakma sürecine giden yolda zaman zaman “krizler” çıkmış ama yine de sağlıklı bir rota oluşturulmuş.