CHP’nin tarihi Cumhuriyet’in tarihidir
CHP lideri Özgür Özel dün gazetecilerle Parti Genel Merkezi’nde buluştu ve 102 yıllık parti tarihini anlatan Bellek Müzesi’ni gezdirdi.
Özgür Özel’in etkinlik konuşmasını ve verdiği mesajları Mahir Bağış arkadaşımızın haberinde bulabilirsiniz.
Ben burada size insana “CHP’nin tarihi Cumhuriyet’in tarihidir” dedirten müzesinden söz edeceğim.
Yukarıdaki fotoğrafı müzenin devasa duvarından çektim. CHP’nin seçim afişleri ve sloganlarıyla dolu. Sanki bugünü yansıtıyor. Bir afişte “Kalkınmadan bahsettiler kendileri kalkındılar” yazıyor. Ne kadar tanıdık değil mi?
Başka bir afişte kiracılara “Yarın nereye taşınacaksınız” diye soruyor. Bugünün kiracıları da ne yazık ki aynı durumda.
“Türkiye’de fiyatı artmayan tek şey ekmek” afişinde ise hiciv var. 1950’de CHP iktidarında 1 kilo ekmek 30 kuruşken 1957’de Demokrat Parti iktidarında 570 gram ekmeğin fiyatı 30 kuruş olmuş.
Aynı şekilde altın fiyatı da gündem olmuş. 1950’de CHP döneminde altın 36 liraymış. 1954’te 56 lira olmuş. Slogan da “Paramız durmadan düşüyor...”
Aşağıdaki ilk görselde Ecevit kaseti ve Ecevit sigarası var. 70’lerde partiye mali kaynak sağlamak için hazırlanmış. Ecevit çiftinin bizzat Kızılay’da satış yaptığına tanıklık edenler olmuş. İkinci görsel ise Sivas’ın Divriği ilçesinde bir vatandaş tarafından Özel’e hediye edilmiş. Müzenin baş köşesine asılmış.
Gazeteye döndükten sonra TBMM arşivinden CHP’nin 4. Kurultay tutanaklarını açıp okudum. Hani şu Atatürk’ün “Uçurumun kenarında yıkık bir ülke” diyerek sözlerine başladığı kurultay.
1935’teki kurultaya “dördüncü kurultay” dediklerine dikkat çeken Atatürk, gerekçesini şöyle açıklıyor:
“Bu anda bundan önceki kurultayları ve partimizi doğuran ilk Savaş Kurultayı’nı -ki dış ve iç düşmanların süngüleri altında kurulmuştur- hatırlamak geçen 16 yılın bütün hadiselerini göz önüne getirmeyi kolaylaştırır.”
Atatürk, Erzurum Kongresi gibi ikinci ve üçüncü kurultayın da dönüm noktalarına denk geldiğine işaret ederek sözlerini şöyle sürdürüyor:
“1927 kurultayı doğuda kopan azıyı yenerek, Cumhuriyetin sarsılmaz temelde olduğunun anlaşılmasına, 1931 kurultayı güvenlik ve sükunun kesin olarak kurulmasına rasgelir. Bu kurultayımız ise geniş ölçüde gelişim devri içinde bulunduğumuz günlerde toplanmıştır.”
Devrimleri ve gelişmeleri tek tek sıralayan Atatürk, Kurultaya “Yeni öğütleriniz ve direktiflerinizle yeniden ilerleme ve yükselme tedbirlerimizi kolaylaştıracağına şüphe yoktur” çağrısında bulunmuş.
Kurultayın 227 sayfalık tutanağında Anadolu’dan gelen delegelerin köy köy anlattığı Türkiye fotoğrafı var. Eksikler, yapılanlar, yapılması istenenler o kadar kapsamlı ki tutanağı okuduğunuzda “Bir devlet nasıl kurulur” sorusuna yanıt buluyorsunuz.
Sözü fazla uzatmayacağım.
Hangi partiden olursanız olun. O müzeyi ziyaret edin.
Bugün bir mahkemenin “Kanarya Severler Derneği” muamelesi yapmaya çalışarak sonuç alacağını sandığı CHP’nin geçmişini görün.
Hem CHP’nin devleti nasıl kurduğunu hem CHP’nin geçmişinin Cumhuriyetin geçmişi olduğunu...
‘Siyasette olur böyle şeyler’
Geçen haftanın ilginç iki fotoğraf karesinde CHP’nin önceki genel başkanlarından Hikmet Çetin vardı.
Çetin, bir fotoğrafta MHP lideri Devlet Bahçeli’nin, diğer fotoğrafta Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un yanındaydı.
Çetin, Türkiye siyasetinin en uzlaşmacı, uzlaştırıcı isimlerinden biri olunca bir sürü rivayet ortaya atıldı.
Ben de rivayetleri dinlemektense doğrudan Hikmet Çetin’i arayarak “Bu ziyaretlerinizin sebebi ziyareti ne? Ne konuştunuz?” diye sordum.
“Bahçeli’ye yaptığım nezaket ziyaretiydi” dedi.
“Ne vesileyle” diye sorunca da “Terörsüz Türkiye projesi nedeniyle yaptıkları nedeniyle kendisine teşekkür ettim” karşılığını verdi.
Çetin’e CHP’ye yönelik operasyonları konuşup konuşmadıklarını da sordum.
Konuşmuşlar. Çetin, “Bu son açıklamalarınız bizi çok üzüyor” demiş. Bahçeli de Çetin’e “Siyasette olur böyle şeyler” demiş.
Bahçeli, daha önce de TBMM’deki resepsiyonda karşılaştığı Özgür Özel’e “Birbirimizi kırmıyoruz inşallah, üzülme bazen siyaseten söylenmesi gereken şeyler oluyor, siyasetin gereği olarak” demişti.
Çetin, Bahçeli’ye Ekrem İmamoğlu başta olmak üzere belediye başkanlarının tutuksuz yargılanması gerektiğini de söylemiş.
Bahçeli de hukukçu yardımcısı Fethi Yıldız’la bu konuyu konuşacağını anlatmış.
Fethi Yıldız son zamanlarda hukukun üstünlüğü, tutukluluğun istisna tedbir olması, masumiyet karinesi gibi temel hukuk devleti ilkeleriyle ilgili önemli ve yerinde açıklamalar yapıyor.
Çetin, Murat Kurum’la fotoğrafına da açıklık getirdi. Bakanlığa Bakan Yardımcısı Burak Demirağ’ı ziyaret etmiş. O görüşme sırasında Bakan Kurum’un da makamında olduğu söylenince Çetin ve Kurum kısa bir süre görüşmüş.
Bizzat birinci kaynaktan, durum bundan ibaret.