Haksız rekabet...
Futbol o kadar enteresan bir oyun ki… Normalde bu iki takımın aynı ligde oynuyor olmaları bile haksız rekabet gibi gözükürken 7. dakikada ilk golü bulan Kayserispor oldu. Ve uzun süre Fenerbahçe’ye korkulu bir rüya yaşattı.
Fenerbahçe'de kadroda olmayan Ambarat’ın piyasa değeri kadar (20 milyon €) bütçesi olan Kayserispor’un erken bulduğu golden sonra; artık klasikleşen, defansa yaslanıp etten duvar örerek önce rakibi savuşturup sonra da kontrataklarla oynamaya çalışması nedeniyle ortaya tatsız tuzsuz bir doldur boşalt oyunu çıktı.
Bu oyunun doğal sonucu olarak da 36. dakikada Talisca’nın fırsatçılığına Kayseri kalecisinin büyük hatası eklenince beraberlik golü geldi. Ancak bu gol bile Fenerbahçe’ye ekstra bir enerji getirmedi. İlk yarı tıngır mıngır, aheste aheste oynandı bitti.
İkinci yarı yine Kayseri’nin erken bulduğu gol ile Kadıköy buz keserken, taç atışı yerinden yapılmadı diye (!) itirazları nihayet bir kenara bırakan Mourinho, 39 yaşındaki Edin Dzeko’yu oyuna alarak zaten yavaş olan takımını iyice yavaşlatma başarısını gösterdi!
Bitime 26 dakika kala Saint-Maximin ile beraberliği bulan Fenerbahçe’nin, 77’de kazandığı penaltı sonrası garip Kayseri karşısında yaşadığı sevinç görülmeye değerdi! 90+4’te gelen Kayseri’nin golü ise artık Ali Koç’un da Acun Ilıcalı’nın da Mourinho’nun da ligin geri kalanında Fenerbahçe’de misafir olduklarını ve herkesin onlara iyi davranması gerektiğini söyledi!
Sizlere sormak istiyorum: Bir şampiyonluk yarışındaki Galatasaray’ın oynadığı Bodrum maçına bakın, bir de bu maça! Eğer aradaki fark Fenerbahçelileri rahatsız etmiyorsa söyleyecek söz yok.
Sezon boyu hakem dediler, yabancı dediler, yapı dediler, burun sıktılar ama bir türlü futbol diyemediler. Saha dışında yöneticiler ve teknik direktör bu kadar ön plana çıkınca maalesef saha içi unutuldu. Söylenmedik bir tek “gizli tanık” manipülasyonu kaldı, bakalım onu da görecek miyiz!