Adalet, garabet, ihanet
Adaletsizlik algısının, bir gün ekonomik krizin, hatta savaşın önüne geçeceğini söyleseler kimse inanmazdı. Öyle örnekler var ki; hukuk sistemindeki korkunç tablonun nedenleri. İl başkanı seçer gibi hakim atamalarına müdahale etmeye çalışan siyasiler, dökülen hukuk fakülteleri, makamlara kişisel fayda açısından bakanlar gibi…
HSK’nın yaz kararnamesi rutin işlerden biri olarak haberler arasında yerini aldı. Öğrendiğimize göre bu atamaların 3 bin 500 kadarı normal süre dolması ve buna bağlı talepleri içeriyor. Yaklaşık 500 kadarı HSK’ya gelen şikayetler üzerine istem dışı yer değişikliği. İtirazlar değerlendiriliyor ama sonuç alınır mı bilinmez.
***
İşin uzmanı gazeteciler, siyasi davalara bakan mahkemelerdeki müdahaleleri tane tane yazdılar. Bizim hikayemiz, iktidar kulislerinde konuşulan, durumun ne kadar vahim noktalara vardığını gösteren talepler.
Hakim ve savcı atamalarına, milli eğitim il müdürü görevlendirmesi muamelesi yapan siyasiler. ‘Bu hakimi istemiyoruz. Başka yere gönderin’ diye sağı-solu arayan milletvekillerinden söz ediliyor.
İş o kadar kontrolden çıkmış ki; iktidar milletvekili kızdığı hakimi HSK kararı olmadan görevden aldırabileceğini sanabiliyor. Bu talebi geri çevrilen vekilin, kızıp köpürdüğü de aktarılanlar arasında.
Sonradan ortaya çıkıyor ki, bir dönem söz konusu hakimle kanka olan da kendisiymiş. İkilinin arası bozulmuş, iş kişisel hesaplaşmaya kadar varmış. Bu ilişkinin arkasında dosya takipçiliği olduğunu söyleyenler de var.
***
Çok yankı uyandıran ve günlerce tartışılan başka bir konu, ilk kez bu köşede duyurulan HMGS sınavlarında dökülen hukuk fakülteleri listesi. Duyarlı öğretim üyeleri, yargı dernek ve birlikleri 20 yıl içerisinde vahim hale gelen hukuk eğitimi konusunda endişelerini dile getirdiler.
Önümüzdeki günlerde, hukuk fakültelerindeki eğitim sorununun masaya yatırılması planlanıyor. Adalet Bakanlığı’nın ev sahipliğinde sadece fakültelerin dekanları değil, ÖSYM, YÖK, Barolar, Yargı mensuplarının katılımıyla bir toplantı yapılacak. Sadece dekanlarla yapılması planlanan toplantının genişletilmesi kararı alındı.
***
Son infaz yasası düzenlemesi ne açılım ne de pandemi maddeleri içermediği için kadük oldu denilebilir. Yasalaşan haliyle 17 bin kişi düzenlemeden yararlanarak cezaevlerinden çıktı. Buna 1-2 bin ilave daha bekleniyor.
Ancak pandemi düzenlemesi olsaydı, bu rakam ilk etapta 53 bin, aşama aşama 100 bini bulacaktı. Cezaevlerini boşaltma planı yapan Adalet Bakanlığı yönetimi hayal kırıklığına uğradı.
FETÖ; PKK ve siyasi suçluların da tahliyesi anlamına gelen pandemi düzenlemesi, AKP’nin üst yönetimine takıldı, erken bulundu. Sonbaharda, eğer açılım süreci kesintiye uğramazsa yeni bir infaz düzenlemesi gündeme gelecek. O paket, o dönemdeki siyasi rüzgara göre şekillenecek. O yüzden içerik konuşmak için çok erken.
***
Yüksek Seçim Kurulu’nun ‘seyahat sever’ yargı mensubu üyelerini daha önce de yazmıştık. YSK başkan ve 6 kurul üyesi ocak ayında değişecek. Yargı ve siyaset cephesinde epey eleştiri konusu olan bu seyahatlerin tam gaz devam ettiği anlatılıyor. Son turistik faaliyet, İngiltere ve Kazakistan’a yapılmış. Ocak ayına kadar kalan ülkeleri de tamamlamak istiyorlar anlaşılan.
Gördüğünüz gibi mesele yanlışları yazmak değil, hiç kimsenin yüzünün kızarmaması…