
Emekli Tuğgeneral Ali Demir.
Aynı zamanda İYİ Parti Genel Başkan Başdanışmanı ve avukat.
30 PKK’lının silah bırakmasıyla ilgili 7 Ocak 2025 tarihinde NEFES’te yayımlanan söyleşimizde, “Silah bırakma kararını PKK değil ABD verecek” iddiasında bulunmuş ve şunları kaydetmişti:
“Yakın zamanda yayımlanan bir köşe yazısında, çözüm süreci döneminde, teröristbaşı Murat Karayılan’ın İmralı-Devlet ve Kandil arasında mesajları getirip götüren heyete iki faks metni göstermesini müteakip, (Biri CIA’in bizimle ilgili biriminin başındaki yetkiliden geliyor, diğeri ise Türkiye’deki bir gazeteciden geliyor. Ama ikisi de tıpatıp aynı) ifadesini kullanması ve mektupların içeriğini, (CIA yetkilisi de Türkiye’den gönderen gazeteci de aynı şeyi söylüyorlar. Amerika arada olmadan Türkiye ile müzakereleri doğrudan yürütmeyin. Türkiye sizi aldatır. Amerika sizin hukukunuzu korur. O nedenle müzakerelerde Amerika’nın varlığını şart koşun diyorlar) şeklinde açıklamada bulunulması sebebiyle, PKK/KCK/PYD/YPG/SDG terör örgütünün geleceğinin teröristbaşının yapacağı çağrıda değil, ABD’nin vereceği karara bağlı olduğu aşikardır.”
Şunu da hatırlatayım:
Ali Demir, bugün 9’uncu yılına giren NATO destekli FETÖ kalkışmasına karşı Jandarma’da direniş gösteren generallerden biri ve 2020 yılında emekli edildi. Demir, 11 Temmuz’da Süleymaniye’de yaşanan silah yakmayı “şov” diye nitelendiriyor ve iki gün öncesine dikkat çekiyor:
- SDG ÖZERKLİK İSTİYOR: PKK/KCK’nın Suriye kolu PYD/YPG/SDG’li teröristlerin ele başı ile Suriye Geçici Yönetim Başkanı arasındaki 10 Mart 2025 tarihli mutabakat metni gereğince, terörist başının ‘kendinizi feshedin’ çağrısına 27 Şubat 2025’de (Öcalan’ın çağrısı PKK’ya, bize değil) şeklinde karşılık vermesi sonrasında Suriye hükümetine katılması beklenen İçişleri Bakanlığımızca kırmızı renk kategorisinde aranan SDG’li Mazlum Abdi ile Ahmed el-Şara, ABD’nin Ankara Büyükelçisi Tom Barrack ve Fransız yetkilinin gözlemciliğinde 9 Temmuz 2025 tarihinde Şam’da görüştü. Mazlum Abdi isimli teröristin Şam merkezi yönetimine katılma yerine özerklik istediği ve kendisini tasfiye etmesi beklenen Irak’ın kuzeyindeki PKK terör örgütünün ise ağır silahları ile bazı teröristleri Suriye’nin kuzeyine aktarmaya devam ettiği iddia edildi.
- SURİYE’NİN KZUEYİNDE TATBİKAT: PKK/KCK terör örgütünce, 11 Temmuz’da Irak’ın kuzeyinde Sovyet ve Çin yapımı 30 adet eski silahın maksatlı yakılması sonrasında silahlarını ateşe verdiği belirtilen 30 teröristin uygun adımla geldikleri dağ ve mağaralarına geri döndükleri esnada, PKK/KCK terör örgütünün yüzde 96’sını oluşturan YPG/SDG’li teröristler, Suriye’nin kuzeyinde, ABD üretimi Humvee zırhlı araçlarının üzerinde M1 Browning tipi ağır silahlar, roketatar sitemleri, kamikaze mini droneler vb. en son nesil silahlar ile gövde gösterisi mahiyetinde sözde tatbikat yapıldı.
- BARRACK’IN SDG AÇIKLAMASI: Daha öncesinde Lozan’ı Sykes-Picot ve Sevr ile birlikte ele alarak “haritaların yanlış çizildiğine” dikkat çeken ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, 11 Temmuz 2025 tarihinde, “YPG/SDG’nin silahsızlandırılmasına ilişkin” soruya özetle, “SDG’ye bağımsız devlet kurma borcumuz yok. SDG dediğiniz, YPG’dir. YPG, PKK’nın bir türevidir” ifadesini kullanmıştır. Sembolik tarzdaki silah yakmanın aktörleri arasındaki Bese Hozat kod isimli terörist başı ise ‘Sürecin başarıya ulaşması için hukuksal reformlar ile yasal ve anayasal düzenlemelere ihtiyaç var’ açıklamasında bulundu.
- DEM’DEN SURİYE’NİN KUZEYİ AÇIKLAMASI: DEM Partili Meclis Başkanvekili Pervin Buldan, ‘Suriye Rojava’da özellikle birkaç gündür basına yansıyan ve bizim okumalarımızdan çıkardığımız Suriye meselesinde hâlâ çözülmesi gereken bazı meseleler var. Bunlarla ilgili de önemli gelişmeler olursa eğer en azından Suriye’de yaşayan Kürtler açısından meselenin artık bir şekilde çözülmesi gerektiğini ben de ifade etmek isterim. Suriye’de, Rojava’da yaşananlar bütün Kürtleri etkilediği için bir an önce orada da çözüme gitmek gerekiyor’’ diye konuştu.
- ÖCALAN’I KİMLER DİNLEMEDİ: Teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın İmralı Adası’nda 27 Şubat’ta yaptığı çağrının ardından 5-7 Mayıs 2025 tarihlerinde gerçekleştirilen sözde kongredeki fesih ve silah bırakma kararına, PKK/KCK’nın Suriye kolu PYD/YPG/SDG ile İran kolu PJAK terör örgütü mensuplarının uymayacaklarını açıklamaları sebebiyle, PKK/KCK çatı terör örgütünün tüm unsurları ile tasfiye edilmesi amacı tahakkuk etmedi. Diğer bir ifade ile gelinen safha itibariyle, KCK terör örgütünün Türkiye yönelik tehdit olma durumuna son verilememiştir.
- PENTAGON BÜTÇESİ VE SDG’NİN HEDEFİ: Pentagon, bu hafta içerisinde yayımladığı bütçede, ABD hükümetinin aralarında PKK/KCK’nın Suriye kolu YPG/SDG’nin de yer aldığı terör örgütlerine eğitim, donatım ve barınma ihtiyacının temini maksadıyla 130 milyon dolar fon taahhüt etti. Diğer taraftan PYD/YPG/SDG terör örgütünün Şam yönetimi ile bütünleşmesinin geciktirmesine ve ‘ademi merkeziyetçi bir bölge’, açık bir ifadeyle ‘federasyon’ gibi hayali hedeflerin savunulmasına neden olunduğu değerlendiriliyor. Aytunç bey, netice itibariyle 7 Ocak 2025 tarihli ‘Silah bırakma kararını PKK değil ABD verecek’ başlıklı köşe yazınızda dikkat çektiğim üzere, PKK terör örgütünün Suriye kolu başta olmak üzere, İran kolu PJAK yapılanması dahil PKK/KCK terör örgütünün bütün bileşenleri ve tüm unsurlarıyla ülkemiz, milletimiz ve coğrafyamız için tehdit olmaktan çıkma kararını ABD verecektir.