Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın son günlerde fazlaca görünür olması, siyasi ve ekonomik konularda görüş açıklaması, parti kulislerinde dikkat çekti. Bilal Erdoğan’ı ‘yeni siyasi stajyer’ olarak yorumlayanlar var. Erdoğan’ın fazla beklemeden oğluna ‘siyasi pozisyon’ yaratacağı ve yerine hazırlayacağı iddia ediliyor.
Siyasi kulislerin eski malzemesi olan bu konunun, yeniden dikkat çekmesinin birkaç nedeni var. Bilal Erdoğan’ın, TÜSİAD’ı hedef alıp, sermayeyi ‘bizden olan ve olmayanlar’ diye ayıran açıklamaları, STK’lar antidemokratik uygulamalara maruz kalmıyormuş gibi, gelişmiş bir ülke için sivil toplum örgütlenmesinin çok önemli olduğuna dair sözleri dikkat çekti.
Bu görünürlüğü, yakın zamanda atılacak adımların habercisi olarak yorumlayanlar var. Onlara göre, Tayyip Erdoğan, çok uzak olmayan bir gelecekte, Bilal Erdoğan’a siyasi görevler verebilir. Genel başkanlık görevi olacağını iddia edenler de var, bunu çok ileri bulanlar da.
***
Özetle söylenen; “Erdoğan ailesi, Tayyip Erdoğan sonrasında partinin bırakılacağı ismin Bilal Erdoğan olmasını istiyor. Ancak o gün gelmeden önce Bilal Erdoğan’ın siyasi dünyayla, özellikle parti yönetimi ve tabanla daha da yakınlaşması gerekir. Bunun için adımlar atılıyor. Bir süre sonra partide görev alması, danışmanlık görevi üstlenmesi veya başka bir rol üstlenmesi planlanıyor olabilir…”
Gazze mitinginde tek başına rol üstlenen, son dönemlerde, bürokrat atamalarında, genel merkez kadrosunun oluşturulmasında söz sahibi olan İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Bilal Erdoğan’ın önlenemez yükselişi herkesin dikkatini çekmiş gibi.
Cumhur İttifakı’nın küçük ortağının da merakta olduğu anlatılıyor. MHP’lilerin AKP’li kurmaylara, Bilal Erdoğan ile ilgili sorular sorduğu, “Cumhurbaşkanının oğluyla ilgili bir planı mı var? Biz bir dönem daha kendisiyle seçime gidilmesinden yanayız. Şimdiden buna niye ihtiyaç duyuluyor?” benzeri sorular sordukları aktarılıyor.
Bilal Erdoğan, dikkat çekmesine çekiyor da partide kendisiyle yol yürümenin zor olacağına inananlar da az değil. Bilal Erdoğan’ın sürecin sonunda bir Fatih Erbakan vakasına dönüşeceği, güçlü babaların oğullarının güçlü etki yaratamadığı, küçük partinin küçük liderine dönüşeceği yorumları da yapılıyor.
***
Konu, Erdoğan’dan sonrasını konuşmaya gelince, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan ve ailenin damatlarından söz etmemek olmaz. Fidan, dış politika ve Suriye konusuyla epey mesai sarf ettiği için iç siyaset ve gelecekteki liderlik konularıyla pek ilgili görünmüyor. Hatta ilgili görünmemeyi tercih ediyor.
İktidar medyasında sık sık Fidan’ın başarısı ve popülerliğiyle ilgili yazılar kaleme alanlar, iç kamuoyunda karşılığı olmamasını es geçiyorlar. Fidan, olası bir yarışta ancak top ayağına geldiğinde değerlendirecek biri olarak tanımlanıyor.
Oyun dışı kalmış gibi görünen damat Berat Albayrak, seçenekler arasında değerlendirilmiyor. Hatta kardeşi Serhat Albayrak’ın aile için daha önemli bir noktada olduğunu dile getirenler var.
İkinci damat Selçuk Bayraktar’ın çıkışlarını zaman zaman liderlik yarışı olarak yorumlayanlar var. Ancak, son dönemde dillendirilen en ilginç iddia; bir gün siyaset planı olsa bile bunu AKP mirası üzerine kurmayacağı, kendisinin gelecekte daha modern muhafazakar yeni bir oluşumun başına geçebileceği…
Bu konu daha çok su kaldırır. Her hareketlenme, kulislerde dalgalanmayı beraberinde getiriyor. Önümüzdeki seçimin sonuçları, taşların yeniden dağıtılmasına neden olacak. Ve yeni aktörlerden ancak o zaman söz edilebilecek…