Sis bulutu dağılmaya başlayınca, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yapılan siyasi operasyon konusunda, AKP’de yaratıcı benzetmeler yapılmaya, çarpıcı sorular sorulmaya başladı.
Parti kulislerinde, 19 Mart darbesi sonrasında CHP’nin yönetiminde başlatılan mücadele sürecini ‘eklemeli imalata’ benzetenler var.
Yani, üç boyutlu üretimi düşünün. Printer aracılığıyla sıfırdan başlayarak bir şey ortaya çıkarıyorsunuz. Bu nedenle CHP’nin süreç yönetiminin dipten gelen dalgaya dönüşeceği savunuluyor.
Öncelikle, partinin resmi açıklamalarına, artık pek etkisi olmayan MYK ve MKYK’daki konuşmalara bakıldığında tam tersi bir havayı görürsünüz. İktidar yansılı köşe yazarları da sürekli güzelleme yaparak, ‘görüneni görmeme’ oyunu oynarlar.
***
Ancak, siyaseti yakından izleyen, siyaset sosyolojine kafa yoran, yakın siyasi tarihi bilen AKP’liler, son 20 günde siyasi rakiplere operasyon amaçlı yapılan siyasi darbenin ‘sonuçları’ konusunda ilginç yorumlar yapıyorlar. İşte en farklısı...
“Eklemeli imalat diye bir şey vardır. Üç boyutlu imalat gibi düşünün. Sıfırdan başlayarak bir şey yaratıyorsunuz. Küçük bir noktaya vura vura başlıyorsunuz ve sonra ortaya bir obje çıkıyor. Mermerden heykel yapmasının tam tersi gibi düşünün…
Şimdi, CHP’de bunu yapmaya çalışıyor, her durumda bu gelişmeler, iktidarla ilgili sonuç doğurur. Şimdi herkes bulunduğu yerden hareket etmek istemese de sandık önüne geldiğinde bu etkilerin sonuçları görünür. İnce ince üretim yapılıyor. iktidar yıpratılıyor. O yüzdendir ki; anketlerde CHP sürekli AKP’nin önünde çıkıyor.
Uzun vadeli bir hikaye yazılmaya çalışılıyor. Bütün bu yapılanlar dipten gelen derin dalgaya dönüşebilir…”
Modern üretim süreçlerinde devrim yaratan eklemeli imalatın, siyasi bir analizde kullanılması, sonuçları itibariyle çarpıcı bir benzetme. ‘Geleneksel imalat metotlarının aksine, eklemeli imalat; katman katman malzeme ekleyerek ürünlerin üretilmesini sağlayan yenilikçi bir süreçtir’ diye tarif ediliyor.
İktidar, geleneksel siyaset yapma yöntemleriyle, medya karartması, algı operasyonu, gözaltı, talimatlı haber ve köşe yazdırma gibi yöntemlerle uğraşırken, ‘eklemeli imalat’ katman katman çoğalıyor.
***
Sohbette, siyasi gelişmeleri başka bir deyişle yorumlayanlar da oldu. Bir Brezilya atasözüyle. CHP’nin istikrarlı şekilde operasyonu gündemde tutma ve mitingler aracılığıyla tepkisini sürdürme kararına örnek olarak gösterildi.
“Kayalara şekil veren dalgaların gücü değil, sürekliliğidir’ veya “Taşı delen suyun gücü değil, damlaların sürekliliğidir…”
İki biçimde de kullanılan bu deyim, “Motivasyon ve odaklanma hayatımızda çok önemlidir. Eğer öz disiplin ve süreklilik bilincine sahipsek, istediğimiz işi başarabilir, ne koşulda olursak olalım sonuç alabiliriz…” şeklinde yorumlanmış.
Konuya oldukça farklı bakan siyasiler var. Hem CHP’nin yaklaşımını hem de bütün bunların iktidarda yaratacağı sonuçlara ilişkin derin analizler yapılıyor.
***
Bu da yine bir AKP’li yorumu;
“Ekrem İmamoğlu ve ekibine yapılan operasyona, şahinlerle atmacaların kapışması gibi bakmak lazım. İşin içinde devletin farklı unsurları vardır. Siz doğru yaptığınızı sanırken, aslında farklı planlar yürütülüyor olabilir. Son noktada kimin avantajlı çıkacağına bakmak gerekir…”
Benzetmeler de yorumlar da ilginç. Kimden, neden şüphe edildiği açıkça ifade edilemediği için devreye mecazlar giriyor. Ama Türk siyaseti bu imalı yorumları hep sevmiştir.
Artık, ‘elmanın sadece elma’ olduğu günleri özlüyor insan….