Spor tarihini değiştiriyoruz!

İlk kez 16 Haziran’da bu satırların yazarı duyurmuştu; Türk sporundaki tarihi devşirme operasyonunu. Aradan yaklaşık 4 ay geçti. Ne operasyonu yürüten Spor Bakanlığı’ndan ne de çoğunluğu seçilmiş değil ‘atanmış’ olan federasyonlardan bu konuda ses seda yok. Herkes üç maymunu oynuyor.

Saklanacak bir şey kaldı mı? İlk ağızdan bilgi verirseniz, bilgi kirliğinin de önüne geçersiniz. Benim tahminim, bu işin gerekçelerini ve maddi tarafını nasıl anlatacaklarını bilemedikleri için sessiz kalıyorlar.

Hiçbir resmi açıklama yapılmadığı için yurtdışı kaynaklarımızdan ve yabancı meslektaşlarımızın yazdıklarından bilgi edinmeye çalışıyoruz. Son bilgiler, Türkiye’yi zor durumda bırakabilir. Şöyle ki:

Jamaika Observer’da Andre Lowe imzasıyla yayımlanan habere göre, Dünya Atletizm Birliği (World Athletics), sporcuların milliyet değiştirme kurallarını incelemeye başladı. Bu adım, Jamaika ve diğer küçük federasyonların, daha zengin ülkelerin yetenekli sporcuları çekip alma kolaylığı konusunda duydukları endişelerin ardından atıldı. Haber özetle şöyle:

“Mevcut düzenlemeler; küçük ülkeleri, sporcularını cazip teklifler karşısında kaybetmeye açık hale getiriyor. Bu gelişme üzerine WA, kuralları gözden geçirmek ve öneriler sunmakla görevli bir çalışma grubu oluşturdu. JAAA Başkan Yardımcısı Ian Forbes, konuyu geçen hafta Tokyo’da düzenlenen Dünya Atletizm Kongresi’nde gündeme getirmeyi planladıklarını, ancak World Athletics’ten gelen geri dönüşle, konunun zaten ele alındığının teyit edilmesi üzerine başvurularını ertelediklerini söyledi.

Haber şunu gösteriyor ki World Athletics; Türkiye gibi bazı ülkelerin parayla sporcu transfer etmesinin önüne geçmek veya bu işi zorlaştırmak için ilk adımı attı.

Türkiye’nin tarihi operasyonu, atletizm tarihini değiştirebilir!

KURALLAR NE DİYOR?

Dünya Atletizm Birliği’nin kuralları, bir atletin milliyet değiştirmesi için yeni ülkeye gerçek, yakın ve yerleşik bir bağ göstermesini şart koşuyor. Bu, genelde vatandaşlık yoluyla gerçekleştiriliyor ve önceki ülkeyi temsil ettikten sonra en az 3 yıl bekleme şartı bulunuyor. 3 yıl beklememek için sporcunun pasaportunu taşıdığı ülkeden izin alınması gerekiyor. Bu izin de genelde para karşılığı alınıyor.

DEVŞİRİLEN ATLET SAYISI 9

Paris 2024 Olimpiyat Oyunları’ndaki kötü sonuçların ardından yapılması kararı alınan devşirme operasyonunda net isim ve rakam vermek mümkün görünmüyor. Ama bana ulaşan ve/veya yurtdışı kaynaklardan gelen bilgilere göre sadece atletizmde kesinleşen devşirme sayımız şu an 9… İsimler şöyle:

Jaydon Hibbert (E) / 20 Jamaika / Üç adım atlama

Wayne Pinnock (E) / 24 / Jamaika / Uzun atlama

Roje Stona (E) / 26 / Jamaika / Disk atma

Rajindra Campbell (E) / 29 / Jamaika / Gülle atma

Favour Ofili (K) / 22 / Nijerya / 100-200 m.

Ese Brume (K) / 29 / Nijerya / Uzun atlama

Catherine Amanang'ole (K) / 23 / Kenya / 5000-10000 m.

Maryam Lufti Njoki (K) / 26 / Kenya-Katar / Yol koşusu

Sophia Yakushina (K) / 19 / Rusya / Heptatlon

“Bakan Danışmanı” sıfatıyla menajer Önder Özbilen’in yürüttüğü atletizmdeki operasyonda rakamın 20’ye ulaşacağı söyleniyor. Bakanlık frene basmazsa diğer branşlarla birlikte 50’ye yakın sporcunun Türk vatandaşlığına geçirileceği söylenebilir.

ANLATIN TÜRK BAYRAĞI’NI!

The New York Times'ın spor eki The Athletic'teki haberden detaylar paylaşmıştım bir önceki yazımda. Haberde Jamaikalı devşirmelerimizin bu konudaki görüşleri; The Athletic'in sorduğu sorulara yanıtları da var:

Hibbert: "Uzun vadede benim için en iyi olanı gözetmem gerekiyordu."

Pinnock: "Bu, hayatımı değiştiren bir fırsat."

Stona: "Değişimin çok kolay olduğunu söyleyemem ama profesyonel açıdan çok mantıklıydı."

Ne için yarışacakları belli olan bu sporculara Türk Bayrağı'nı, Ay-Yıldız'ı anlatın bakalım!

FEDERASYONUN AYIBI

The Athletic’teki haberde “Sporculara vatandaşlık hakkı vermek Türkiye Atletizm Federasyonu'nun uzun süredir uyguladığı bir politika. Federasyon The Athletic'in yorum taleplerine yanıt vermedi” şeklinde ifadeler var. Türk medyasını geçtim. Dünyanın en önemli medya kuruluşlarından biri sizden bilgi talep ediyor ve siz buna yanıt vermiyorsanız, gerekçesi ne olursa olsun büyük ama çok büyük ayıp!