Küçük at da civcivler yesin
Anket şirketleri tartışması ilk 2014 yılında yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde alevlenmişti. Konda, Adil Gür gibi o dönemin en popüler anket şirketleri yapılan ilk Cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan’ın yüzde 60’ın üzerinde oy alacağına ilişkin sonuçlarını kamuoyu ile paylaşmıştı. Seçimlerde Erdoğan oyların yüzde 51’ini alabildi. O dönemde muhalif kamuoyu anket şirketlerinin epey üstüne gitti. O zamanlar basın da bu kadar kutuplaşmamıştı, pek çok şey konuşulabiliyordu. Anket şirketlerinin sonucu etkilediği, muhalif seçmeni umutsuzluğa sürüklediği ve seçmeni sandığa küstürdüğü, bunu da bilerek yaptıkları falan konuşulmuştu.
Hem Cumhurbaşkanlığı seçimleri daha sonra da Cumhurbaşkanlığı referandumunda o kadar çok yanılan büyük isim oldu ki, bir kısmı mesleği bıraktı.
***
O zamandan bu yana anket şirketlerinin sonuçlarından en çok şikâyet eden parti MHP… 2021 senesinde MHP, anket şirketlerinin sınırlandırılmasına dair bir yasa tasarısı hazırladı. MHP, “Şirketler kimden para almış, kaç para almış, anketi neden yapmış açıklasın” diyordu. Yasa tasarısı hazırlandı ama genel kurula gelmedi. O dönem MHP’li Feti Yıldız, şöyle diyordu “Evde oturuyorlar. Siyasetten ekonomiye her alanda kamuoyunun nabzını tuttuklarını iddia ediyorlar. Veri ürettiklerini söylüyorlar. Bunun adı sahteciliktir.”
Araya zaman girdi. Geldik 2025’e.
Bahçeli’nin yol açıcılığını üstlendiği terörsüz Türkiye süreci MHP’nin seçmenini sarsmış olacak ki, anketlerden MHP’nin hoşuna gitmeyen sonuçlar gelmeye başladı. Bu sefer MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, bazı anket şirketlerinin açıkladığı verilere tepki gösterdi. “Anket şirketlerinin MHP yaklaşımı trajikomik” dedi. Daha önce hazırladıkları yasa tasarısını hatırlattı.
KKTC’de kara komedi
MHP’nin rakamlarını bilemem ama asıl kara komedi pek çok anket şirketi açısından KKTC seçim sonuçlarında yaşandı. Özdemir, Optimar ve GENAR şirketleri feci halde yanıldı. Açıkladıkları sonuçla sandıktan çıkan sonuç arasında 10 puan fark var.
Peki neden böyle oldu. Anket şirketlerinin Türkiye’nin bütün illeri ve KKTC’de çalışan elemanları yok. Bu çok maliyetli bir çalışma biçimi olurdu. Dolayısıyla bu işi yapan taşeronlar var. Hatta hemen hemen tüm piyasanın çalıştığı bir taşeron var. Bu anketleri çoğu zaman telefonla yapıyorlar. Call center gibi, genç insanlar telefon başında oturuyor, arka arkaya farklı şirketler için anket yapıyor. Aynı ekip her bir şirkete farklı sonuç buluyor.
Böyle çalışmayan anket şirketleri de var. Ama sayıları az.
Anket şirketlerinin bir kısmının görevi zaten halkı manipüle etmek. Yani adına çalıştıkları bir partiyi aşırı yüksek gösterip tabanı konsolide etmek. Bir kısmı cidden beceriksiz. Feti Yıldız’ın dediği gibi: “Oturduğu yerde atıyor tutuyor.”