Bu başlığı ünlü “Game of Thrones” dizisinden esinlenerek kullandım. Taht kavgalarını anlatan dizide ilk sezonun ilk bölümü için “Winter is coming (kış geliyor)” başlığı uygun görülmüştü ve bütün bir dizinin en çok duyulan repliği “kış geliyor” olmuştu.
Ben bu başlığı hem Türkiye hem bölgede olup bitenleri düşünerek seçtim. Hem bölgemize hem Türkiye’ye kış geliyor.
Tek tek bakalım:
- Bugün ABD Başkanı Donald Trump’ın ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın da katılacağı bir törenle Filistin-İsrail barış anlaşması töreni yapılacak.
Avrupa’dan da önemli liderler Mısır’a giderek, İsrail’in Gazze katliamını sona erdirmesi, Hamas’ın Filistin’in geleceğinde olmaması gibi kritik maddelerin olduğu anlaşmanın imzalanmasına şahitlik edecek.
Faşist Netanyahu’nun bu anlaşmaya ne kadar bağlı kalacağı meçhul. Hamas’ın Filistin’de askeri ve sivil alandaki varlığını sona erdirip erdirmeyeceği de meçhul.
Bölge ülkeleri ABD’nin jandarmalığından vazgeçmiyor ve ABD’nin desteğiyle ön planda olmaya çalışıyor.
Kesin olan bir şey varsa o da bölgenin diken üstünde yaşamaya devam edeceği gerçeğidir.
Yine de “en kötü barış, savaştan iyidir” düşüncesiyle imzalanacak anlaşmaya herkes dört elle sarılmış vaziyette.
- Suriye yeniden yapılanıyor. Ankara’da dün Dışişleri ve Savunma Bakanlığıyla Millî İstihbarat Teşkilâtı Başkanlığı, Suriyeli muhataplarıyla bir araya geldi ve Suriye’deki yeni yapılanmayı konuştu.
Yeniden yapılanma sürecinde güç odakları mevzi kazanma çabasında.
Geçici Cumhurbaşkanı El Şara, yeni Suriye Anayasası hazırlanırken Türkiye’nin desteğine çok güveniyor.
Kuzey Doğu Suriye’yi kontrol eden SDG’nin Komutanı Mazlum Abdi ise ABD’nin desteğine sarılmış. En büyük hedefi Suriye çatısı altında Irak’takine benzer bir Kürt Bölgesel Yönetimi oluşturmak. Trump’ın en çok güvendiği, sözünü en çok dinlediği ABD’nin Suriye Temsilcisi Tom Barrack da SDG’ye destek veriyor. Hem Abdi hem Irak’taki bölgesel Kürt yönetiminin başkanı Neçirvan Barzani YPG mensuplarının tek tek değil blok halinde Suriye ordusuna katılmasında ısrarcı.
Barzani, El Şara ile yaptığı görüşmede de bunu dile getirdi. Abdi, YPG’nin terörle mücadele yapılanması olan YAT’ların bütün Suriye’de görev yapmaya başlayacağını, merkezi ordunun da YAT’a destek vereceğini duyurdu.
Abdi ilginç de bir çağrı yaptı. Kürtlere şu anda TSK’nın kontrolünde olan Afrin’e dönme hazırlığı yapmalarını söyledi.
- Türkiye’nin ABD ile çok yakınlaşması dikkat çekerken, Irak petrolü Ceyhan’a gelmeye başladı. Türkiye ile Irak’ın ticaretinin petrol vanalarının açılmasıyla 30 milyar dolara çıkması öngörülüyor.
Terörsüz Türkiye Projesi ayrıca Türkiye’yle Irak Bölgesel Kürt Yönetimini de yakınlaştırdı. Neçirvan Barzani, Ankara ziyaretinde Erdoğan’dan Süleymaniye’ye yeniden seferler konulmasını istedi. Erdoğan bu isteği kabul etti ve THY de seferlerin yakında başlayacağını duyurdu.
Türkiye’nin ABD’nin beklentilerini karşılayan adımlarını sıklaştırması, Rusya’dan petrol ithalatının düşmesi gibi etkenler son birkaç yılda Rusya’yla yakınlaşan Ankara’nın Rusya’yla karşı karşıya gelmesine neden olabilir. Vladimir Putin Türkiye karşıtı hamlelerle sahneye çıkabilir.
- Bu arada içeride de durum iyi gitmiyor. AK Parti iktidarı ekonomik krizle baş edemiyor. Mehmet Şimşek, ekibi ve programı ne yazık ki başarısız oldu. Vatandaşın cebinden aldıkları dışında hazineye tek kuruş dahi getiremediler. Bütün göstergeler kötü gidiyor. Halk ekonomik krizi iliklerine kadar hissediyor.
* Bu ekonomik zorluklar nedeniyle iktidar halk desteğini kaybediyor ve gündemi ekonomik krizden uzaklaştırmak için yeni gündemlere ihtiyaç duyuyor.
* Bunlardan biri biraz önce sıraladığım dış politika konuları...
Gazze’de on binlerce insanın öldüğü bir trajediden sonra varılan anlaşmanın Türkiye’nin, özellikle de Erdoğan’ın zaferi gibi gösterilmeye çalışıldığını siz de fark etmişsinizdir. Ayrıca iktidarın ve yandaşların ABD’nin iktidara ve Erdoğan’a yönelttiği övgülere dört elle sarıldığı gerçeği de gözlerinizden kaçmamıştır.
* Dış politika ne yazık ki ülkede hiçbir zaman gündemde tutunamıyor. Bundan olsa gerek, iktidar başka bir gündem maddesi yaratmak için de muhalefete yönelik baskıları artırıyor. Operasyonlar, şafak baskınları, tutuklamalar, soruşturmalar birbirini izliyor. İktidar bu konuda adeta “yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır” mesajı veriyor.
***
Öyle anlaşılıyor ki hem bölgemizi hem Türkiye’de yaşayan insanları, özellikle de muhalifleri sert bir kış bekliyor.
Siz gelen bu sert kışa hazır mısınız?