Spor kültürünün olmadığı, mevcut kafalarla hiç olmayacağı Türkiye’de her branşta sergilenen çok perdelik tiyatroda bu ay yeni bir perde açılacak. Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi (TMOK) yeni başkan ve yönetimini 15 Mart Cumartesi günü seçecek.

Sporu yönetenler mahalle turnuvalarındaki madalyaları sayıp “Rekor kırdık” mesajlarıyla göz boyarken… Gerçek boy ölçümüz her 4 yılda bir alınırken… Sporu yöneten Sayın Bakan’ın tribünlerde tezahürat yaptığı Paris’te 64’üncü olurken... 40 yıl sonra bir olimpiyatı altın madalyasız kapatırken...

Sporun zirve organizasyonuna katılan tüm ülkeler arasında 33’üncü sıradayken… Madalya/nüfus oranına göre yerimiz 50’nci sırayken… Paris’teki hezimetten sonra gereğinin yapılmasını beklerken…

Federasyonların aşağı yukarı yarısında başkanlar yeniden seçildi. Sadece bu bile felaket tablosunun nedenlerini ve değişmeyeceğini zaten gösteriyor. Bakalım TMOK’ta ne olacak?

İki adaylı yarış bizi bekliyor: Mevcut başkan Prof. Dr. Uğur Erdener’in rakibi Ahmet Gülüm… Türk sporunun çatı kuruluşunun yeni yönetimini, her delege genel kurula giderse, tam 398 (yazıyla üçyüzdoksansekiz) oy belirleyecek!

ÜYELİK KRİTERİ NE?

Sporcu, antrenör, hakem, gazeteci olarak bu işin ucundan kıyısından bir şekilde tutan binlerce insan Ataköy’deki Olimpiyatevi’ne giremezken… TMOK’a üye olanlar, yani Türkiye’nin çatı spor kuruluşunun kaderini belirleyecekler arasında kimler var biliyor musunuz?

Buyurun: Sigortacı, felsefeci, futbol kulübü yöneticisi, kalite kontrol uzmanı, maliye müfettişi, bilişimci, holding yöneticisi veya ortağı, iş adamı / kadını, şirket sahibi veya ortağı, siyasetçi, ürolog, subay, balerin, girişimci, reklamcı, denetçi, sanat tarihçisi hattat... Neyse ki kasap, manav, kepçe operatörü, dönerci ustası veya tellak yok!

Düşünsenize: Bir oy farkla bitebilecek seçimde başkanı ve yeni yönetimi belirleyecek, yani Türk sporunun kaderini çizecek bir hattat!

Doğru isimlerin doğru yönetiminin önemi, Türk sporunun mevcut durumundan belli… TMOK yönetimine kim gelirse gelsin hayırlı olsun ama önce bu üyelik sistemine sonra kuruma çekidüzen versin!

GÜCÜN TARAFI BELLİ!

Başkan adaylarının, spor medyasından önemli isimlerin de yer aldığı listeleri, seçim öncesi kulislerin çok hareketli geçtiğini gösteriyor. Aklıma takılan sorular var:

+ Türkiye Voleybol Federasyonu Başkanı; iki eski başkana rakip oldu. Voleybol camiası neden bölündü?
+ Türkiye Atletizm Federasyonu’nun yeni başkanı, Erdener’in; asbaşkanı, Gülüm’ün listesinde. Neden?
+ Hiç raket sallamadan geçen yıl Türk tenisinin yeni patronu olan hanımefendi, bugün de TMOK’ta yönetici adayı… Hayırlı olsun da… Nasıl yani?
+ Erdener’in listesindeki 14 kişinin altısı, federasyon başkanı. Ne demek bu?

IOC, TMOK’a ‘dışarıdan’ müdahale olduğu kanısına varırsa acımaz; ona göre!

PERHİZ VE LAHANA TURŞUSU!

Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) de yeni yönetimini 21 Mart’ta seçecek. Yedi başkan adayından biri Sebastian Coe, biri Juan Antonio Samaranch Jr.

IOC için dönem / yıl / yaş şartı var: 2 / 8 / 70. Mevcut Başkan Thomas Bach (71) bu yüzden aday olmadı. Coe 3, ‘küçük’ Samaranch 5 yıl sonra 70’ini geçeceği için başkanlığa seçilmelerinin ne kadar doğru, etik olacağını tartışılıyor...

IOC'ye bağlı TMOK'ta ise 2011'de, rahmetli Togay (Bayatlı) Ağabey'in yerine başkanlık koltuğuna oturan, Paris 2024’teki hezimetten sonra hiçbir açıklama yapma gereği duymayan Sayın Erdener bugün 74 yaşında ve koltuktaki 14 yılın ardından yine göreve talip. Üstelik IOC’deki kural değişikliğinin altında imzası olduğu halde… Perhiz ve lahana turşusu!

NASIL YAPILACAK BU İŞ?

“TMOK sporcu odaklıdır. Türk sporunun sürdürülebilir bir başarıyı yakalaması amacıyla Olimpik seviyedeki ve önemli potansiyele sahip genç sporcularımızı her yönden destekler. Sporcuların yetişmelerinde önemli rol oynayan antrenör, spor destek personeli, idareci ve spor yöneticilerinin gelişimlerine de katkı sağlar.”

Komitenin resmî sitesindeki ‘Hakkımızda’ bölümünde böyle yazıyor. Ben de yeni gelecek yönetime soruyorum: Spor politikaları ve federasyon yönetimlerinin siyaset tarafından belirlendiği, hiçbir denetimi olmayan her branştaki kulüplerin, alt yapılardan üst yapılara kadar kötü yönetildiği mevcut konjonktürde bu işi nasıl yapmayı planlıyorsunuz? 100 yıldır yakalayamadığımız sürdürülebilir başarıyı bundan sonra mı yakalayacağız?

GALATASARAY NE İSTİYOR?

Ahmet Gülüm: Büyük kaptan, Galatasaray’da divan üyesi olmanın kıyısında… Şükrü Çaprazlı: Pistlerin efsanesi, Galatasaray’ın atletizm şubesi ona emanet… Galatasaray yönetiminin; Çaprazlı’nın, Gülüm’ün listesine girmemesi için çaba harcadığını iddia edenler var. Doğruysa çok ayıp!

****

ADAYLAR VE YÖNETİMLERİ

Prof. Dr. UĞUR ERDENER

Yönetim (Asıl)
Taha Akgül
Şükran Albayrak
Sezai Bağbaşı
Suat Çelen
Dr. Ahmet Karadağ
Âli Kiremitçioğlu
Şafak Müderrisgil
Elif Özdemir
Bilal Porsun
Barbaros Talı
Abdullah Topaloğlu
Ersan Topbaş
Nihat Usta
M. Akif Üstündağ

Yönetim (Yedek)
Turgay Kıran
Prof. Dr. Haydar Demirel
Göktuğ Ergin
Hamide Bıçkın Çetiner
Kelime Çetinkaya
Kemal Muslubaş
Yakup Kılıç
Doç. Dr. Sevim Güllü
Öğr. Gör. Şenol Güneş

AHMET GÜLÜM

Yönetim (Asıl)
Yunus Akgül
Esra Gümüş Kırıcı
Özkan Mutlugil
Ayşegül Baklacı
Cem Topçuoğlu
Prof. Dr. Aysel Pehlivan
Tankut Turnaoğlu
Selma Altay Rodopman
Armağan Özgörkey
Birsel Vardarlı Demirmen
Prof. Dr. Mehmet Özal
Mine Kasapoğlu Puhrer
Levent Karataş
Semra Demirer

Yönetim (Yedek)
Emir Turam
Deniz Dosdoğru
Güven Göktaş
Ahmet Nakkaş
Alper Kasapoğlu
Murat Ağca
Şükrü Çaprazlı
Ateş Çınar
Reyhan Yılmaz Çelik