ANALİZ
Yalova’da IŞİD’in hücre evi olduğu belirlenen bir eve gece yarısından sonra başlayan operasyon dün saat 09.40 sıralarında sona erdi.
Ne yazık ki üç polisimiz şehit olurken 6 terörist ise öldürüldü.
Son bir ay içinde “yılbaşı gecesi eyleme hazırlandıkları saptanan” eli kanlı IŞİD teröristlerine karşı yapılan operasyonlarda 197 kişi tutuklandı.
Olayı ilk öğrendiğimde aklıma gelen ilk şey “Bu teröristler Türk mü, Türk vatandaşı mı, yoksa sığınmacı statüsünde gelenler mi?” oldu.
İçişleri Bakanı öldürülen 6 teröristin Türk vatandaşı olduğunu açıkladı.
Peki bunlar yerleşik halktan mı yoksa sığınmacılardan Türk vatandaşlığına geçenler mi?
Yıllardır aynı uyarıyı yaptık.
Kontrolsüz biçimde ülkeye sokulan sığınmacıların profilini biliyor muyuz?
Bu kişiler arasında her an kanlı eyleme hazır teröristler var mı?
Bu düzensiz sığınmalar sırasında ülkemize intihar bombacıları, terörde kullanılacak patlayıcılar girdi mi?
Bunların cevabını hiç alamadık.
Ama belli ki milyonlarca sığınmacı arasında terör eylemleri yapabilecek kapasitede çok kişi var.
Son olay bunun kanıtı gibi.
Bİ SOR BAKALIM
Özel neden aday değil?
CHP Genel Başkanı Özgür Özel kendisine her sorulduğunda ille “CHP’nin adayı bellidir, benim adaylığım söz konusu değildir” diyor.
Özel en son hafta sonunda verdiği bir röportajda “Benim şu anda Cumhurbaşkanı adayı olma gibi bir iddiam, niyetim ilk günden beri yok. CHP’nin adayı Erdoğan’ı yenecek güçte olacaktır” dedi.
Oysa şu anda diploma sorunu halledilmeden Ekrem İmamoğlu’nun aday olması mümkün değil.
Diploma sorunu ortadan kalkarsa İmamoğlu aday olabilir, hapisteyken seçimi kazanabilir.
Özel de artık “önce diploma konusunu halletmemiz” gerekir diyor, yani İmamoğlu’nun aday olamayacağını vurguluyor ancak kendi adaylığının olmayacağını söylüyor.
Oysa buna hiç gerek yok.
CHP’nin ilk adayı İmamoğlu’dur ama aday olma şansı bulamazsa buna en yakın kişi Özgür Özel’dir.
Bu durumda sıklıkla “ben aday olmayacağım” diye sonradan zorlanacağı bir konuda kendini bağlaması gereksizdir.
En doğrusu durum netleşene kadar bu konuda hiçbir soruya cevap vermemektir.
BUNU YAZMAK GEREK
Ali Sabancı’ya haksızlık
Türkiye’nin hatta dünyanın önde gelen zenginlerinden Ali Sabancı katıldığı bir halka açık sohbet toplantısında “Ben de geçinemiyorum” dedi.
Kıyamet koptu.
Aralarında gazeteci ve akademisyenlerin de olduğu çok sayıda kişi “Pes artık, Ali Sabancı bile geçinemediğini söylüyorsa biz ne yapalım” diye tepki gösterdi.
Kimileri ise alay ederek “Ayıptır, Ali Sabancı’ya hiç yakışmadı” dediler.
Oysa bana göre haksızlık yapılıyor.
Ali Sabancı benim son yıllarda birçok kere dile getirdiğim bir gerçeği ilan etti.
Söylediğim şuydu; “Bugün artık en zenginler bile fakirleşti. Eskisi gibi rahat değiller.”
Millet Ali Sabancı’nın ay sonunu getiremediğini sanıyor.
Bu gerçek değil, Ali Sabancı elbette dilediği gibi harcama yapabiliyor, bir sıkıntı çekmiyor.
Buna karşı bir iş insanı olarak artık eskisi gibi kâr etmiyor, işlerini yürütmek için tasarrufa gitmek zorunda kalıyor.
Ali Sabancı sonuçta AKP iktidarının tüm ülkeyi düşürdüğü hali yüksek sesle dile getirmiştir.
Durum budur.
GÜNÜN SÖZÜ
Oooo Rumeysa...
Sen neymişsin be abla...
İmam Hatip’li olman da bir başka üstünlük...
Hele hele AKP’li amcanın görevleri harika...
Daha ne olsun...
CB Danışmanı, Darülaceze Başkanı...
Kim geçer seni Cebeci...
Ahmet ÜSTÜN
SORDUM ÖĞRENDİM
‘Tanrı Türk’ü korusun’ neden bitmiş?
Pazar günü “MHP ve Ülkü Ocakları’nın kullandığı ‘Tanrı Türk’ü korusun’ sloganı artık kullanılmıyor. Neden acaba?” diye sormuştum.
Dün bazı MHP’li ve Ülkücülerle konuştum.
Bu slogan benim yazdığım gibi 12 Eylül darbesinden sonra değil 70’li yılların başında terk edilmiş.
MHP kurulduğunda bugünkü gibi siyasal İslamcı değildi.
Dokuz Işık doktrini dini motifler taşımazdı.
Ancak 60’lı yıllarda başlayan Türk-İslam sentezi MHP’yi de etkisi altına aldı, sola karşı dini kullanmak öne çıktı.
Böyle olunca hem MHP İslamcı bir partiye dönüştü hem de İslamcıların hiç sevmediği, Allah yerine kullanılan Tanrı sözünden vazgeçildi.
Tabii “Allah Türkleri korusun sloganı neden kullanılmıyor?” diye sorarsanız ben de bilmiyorum, tekrar sorarım.
